Diyetisyen İrem Nazıroğlu’nun kaleminden...

Alışkanlık:

Ne zaman, nerede, ne yediğiniz belli rutin kalıplara dönüşebilir. Zihin alıştığı davranışı her gün tekrarlamak ister bu sebeple de sık sık tekrar ettiğiniz yeme davranışları alışkanlık haline gelebilir.

Yapay Tatlandırıcılar:

Kalori değerleri olmasa da tatlandırıcılar, şekerlerden çok daha tatlı tat verir. Bu da tat algısının değişmesine neden olabilir. Aynı zamanda bazı çalışmalara göre tatlandırıcılar, kişiyi şekerli tada bağımlı hale getirebilir.

Bağımlılık:

Şeker tüketimi, aynı sigara gibi bağımlılık haline gelebilir.

Şekerli gıdalar beynin ödül merkezinde iyi hissetmenize neden olan dopamin salımını tetikler ve daha fazla dopamin daha fazla şeker isteğine neden olabilir.

Stres:

Vücudumuz çoğu zaman strese, yeme isteğiyle ilişkili hormonlar salgılayarak yanıt verir.

Yapılan çalışmalar sonucu stres hormonu kortizolun tatlı isteğini arttırdığı bulunmuştur.

Adet Dönemleri:

Endorfin hormonu ağrı kesici ve mutluluk veren özellikleriyle kadınların adet dönemlerinde ihtiyacı olan bir hormondur.

Yapılan araştırmalarda çikolatanın endorfin hormonunu yükselttiği bulunmuştur ancak yapılan yarım saatlik yürüyüşün de aynı etkide olacağı bilinmektedir.

Uyku:

Yapılan bazı çalışmalar daha az uyuyan kişilerin tatlı tüketimine daha meyilli olduğunu göstermiştir, bunun sebebi vücuttaki enerji arayışı olduğu düşünülmektedir.

*

*

*

Kolesterolü Düşüren Besinler:

Kuruyemişler:

Yağlı tohumların kalp sağlığında iyi geldiği çalışmalar üzerine bilinmektedir. Aynı zamanda çalışmalar, günde 2 porsiyon kuruyemiş tüketmenin LDL (kötü huylu) kolesterol seviyesini düşürdüğü bilinmektedir.

Yulaf:

Dünya Sağlık Örgütü olması gereken posa alımını 20-35 gr olarak önermektedir. Günlük tüketeceğiniz bir porsiyon yulaf ile 5-10 gr posa ihtiyacını gidermiş olursunuz.

Kuru baklagiller:

Kuru baklagiller özellikle çözünür lifler açısından zengindir. Düzenli tüketildiklerinde kan kolesterol seviyelerini düzenlerler.

Patlıcan:

Halk arasında patlıcan faydasız gibi bilinse de, çözünür lif ve vitamin içerikleri sayesinde damar yağlanmasını önleyen faydaları mevcuttur.

Zeytinyağı:

Yapılan çalışmalarda yemeklerde zeytinyağı kullanımı LDL kolesterol değerlerinin hayvansal yağ kullananlara göre daha düşük olduğu bilinmektedir.

Meyveler:

Pektin adındaki çözünebilir posadan yüksek içerikli özellikle elma, üzüm, çilek gibi meyvelerin LDL kolesterol seviyesini düşürdüğü bilinmektedir.

Yağlı Balıklar:

Haftada en az 2-3 gün yağlı balık tüketmek LDL kolesterol seviyesini düşürmektedir.

Aynı zamanda HDL (iyi huylu) kolesterol seviyesini yükseltmektedir.

Yeşil Yapraklı Sebzeler:

Her gün yeşil yapraklı sebze tüketmek damar yağlanmasını önler, LDL kolesterol seviyesini düşürür.

Cumhuriyetimizin 100. Yılı kutlu olsun...

Sağlıklı günler dilerim