Süleyman Demirel... "Koalisyonların efendisi."
O kadar çok koalisyon hükümeti kurdu ki.
Turhan Feyzioğlu ile... Necmettin Erbakan ile... Alparslan Türkeş ile... Son olarak, Erdal İnönü ile.
Demirel'den çok dinledim... Koalisyon için, "çatal kazık" derdi... "Toprağa batmıyor."
Yani... "İş yapmak çok güç."
"Altı partinin birlikteliği" seçim sonrasına dönük bir koalisyon hazırlığı mı?
Öyleyse... Altı partili koalisyon... Zor, çok zor.

***


Temel ilkeler
Koalisyon, her partinin kendi programını rafa kaldırıp, "temel/ortak ilkelerde buluşması" demek.
CHP ile İyi Parti"diğerleriyle" hangi temel ilkelerde buluşacak? Aralarındaki oy, görüş farkı, "dağlar gibi."

***


Vizyon
Geçen hafta buluşan... 28 Şubat'ta tekrar buluşacak olan liderlerin, "birleştikleri" tek nokta var:
"Erdoğan karşıtlığı... Erdoğan'ı indirmek."
Ama bu bir siyasi "vizyon" değil ki.
Seçmen, "olmayan vizyonun" peşinden gider mi?

***


Havanda su dövmek
Fiyakalı bir söz... Altı genel başkanın, "buluşma" noktası:
"Güçlendirilmiş parlamenter sistem."
Söz, fiyakalı olmaya fiyakalı da... "Pratikte karşılığı yok."
Anayasa'nın değiştirilmesi gerekiyor... Kim, "hangi Meclis aritmetiğiyle" değiştirecek?
"Referanduma" mı gidilecek? "Seçim" mi yenilenecek?

***


Ne HDP ile ne de HDP'siz
Erdoğan karşıtları yanlarına HDP'yi almadıkça, "iktidara giden yolda yürümeleri" çok güç.
Fakat...
 HDP de "ittifaka" katılırsa... Hangi "temel ilkelerde" anlaşacaklar?
 CHP'nin durumu bir âlem... Hem "HDP'yi yok sayamıyor." Hem de "HDP ile bir araya gelemiyor."
 CHP... Bir yandan "şeffaflık" diyor, bir yandan da "HDP'ye karanlıkta selam veriyor."
 Eğer... "Birlikte" olacaklarsa... CHP'nin, "HDP'yi savunması" gerekiyor... Ki... Bu imkânsız... Zira önünde büyük bir engel var... "İyi Parti engeli."
 Ayrıca... HDP'nin kapatılması dosyasının, "Anayasa Mahkemesi'nde" olduğunu da unutmamak gerek.

***


Sihirli formül
Muhalefet cephesinin, "iki kilidi" var... "İki anahtar" da diyebiliriz.
Birincisi HDP... "Olmadan asla."
İkincisi de İyi Parti... Meral Akşener.
İyi Parti, "Evet" demedikçe, "HDP'nin masaya oturma olasılığı da yok, olanağı da."
Öyleyse... Günün sorusu... Günün bilmecesi:
İyi Parti ile HDP'yi "buluşturacak" sihirli formül nedir?

***


Zor dostum zor
Meral Akşener'in "başbakanlığından" söz edilmesi, boşuna değil.
İyi de... Parlamenter sistem, "Kaf Dağı'nın ötesinde bir hayal" olduğuna göre... Meral Hanım, başbakanlık koltuğuna nasıl oturacak?
Söylenmeyen... Dillerin altında bekletilen "bakla" şu olsa gerek:
"Mevcut sistemle... Başkanlık sistemiyle" yola devam edilir.
"Düşük profilli" bir Cumhurbaşkanı seçilir.
Meral Akşener, "güçlü" Başkan Yardımcısı olarak... "İcranın başına geçer."
1. Fakat... Bu formülün işlemesi yine, "HDP desteğine bağlı."
2. "Meral Hanım'ın koltuğu için" HDP ile dayanışmaya, "İyi Parti tabanı rıza gösterir mi?" Ya parti "çatlayıverirse."

***


'Seçim' sakızı çürüdü
Seçim... Erken seçim... Hemen seçim... İlkbaharda seçim... Sonbaharda seçim... "Sakız" o kadar çok çiğnendi ki... "Çürüdü."
Erken seçime gidilmeyeceği "belliydi."
Muhalefet bu gerçeği "göremedi mi?"
Göremediyse... "Bu nasıl muhalefet?"
Gördüyse... "Türkiye'yi sanal bir tartışmayla neden meşgul etti?"

***


Toprağa giden enerji
Muhalefet cephesinin bir başka sorunu:
"Cumhurbaşkanı adayı kim olacak?"
"Aday" belli değil... "Profili" hiç belli değil.
Muhalefet... Özellikle de CHP... "Cumhurbaşkanlığı konusunu" zamansız gündeme getirdi... İki yıl öncesinde.
Oysa... Bugün bile bu konunun konuşulması için "erken."
"Zamansız... Gereksiz" tartışma, CHP'yi çok yordu.
CHP, zaten zayıf olan enerjisini uzun süre "toprağa verdi."
Şimdi... Adaylık konusunda "kabaran arzuları" frenlemek öyle zor ki.

***

Erdoğan... Koşmaya devam
Cumhurbaşkanı Erdoğan... Kovid-19 sürecinde, "erken ayağa kalktı, koşmaya devam."
Karşısındaki cephenin "dağınıklığını" görüyor... 2023'e uzanan yolun "taşlarını döşüyor."
"Partisini... Vizyonunu... Programını" güncelliyor.
"Dışa dönük sorunların" üzerini çizmeye çalışıyor... Birleşik Arap Emirlikleri... Ermenistan... Mısır... İsrail... Sıra galiba, "Suriye ile yeni bir sayfa açmaya" geldi.
Erdoğan'ın önünde sadece, "güçlü bir engel" kalıyor... Ekonomi.
Şimdi... Bütün gayreti... "Ekonomide esen rüzgârları" dindirmek.


***


Laf olsun, torba dolsun
Yazımızın başlığına, "Arapsaçı" dedik... Siyasetin, özellikle de muhalefetin verdiği görüntü tam bir "Arapsaçı."
Seçim, "liderle" kazanılır... "Altı sandalyeli fotoğraf" liderlik görüntüsü verir mi?
Seçmen, "umudun peşinde gider."
"Sadece Erdoğan karşıtlığında buluşmak" seçmeni tatmin eder mi?
Öyleyse... Bir bardak suda fırtına koparmaya çalışmak... Elektrik faturasını ödememek... Sivil itaatsizlik... Ufuk değil, güven veren siyaset hiç değil... Maksat, "laf olsun, torba dolsun."
Ya da... Bir Anadolu söylemiyle... "Sade suya tirit." Ne tadı var ne de tuzu.