Şöhret DALYAN: Ş.D.
Muhabir Feyza Özay TOPUZ: F.Ö.T.
F.Ö.T.: Sizin için en büyülü an, kumaşı elinize aldığınız anda mı yoksa işinizin sonunda ortaya çıkan üründe mi gizli?
Ş.D.: Ürünü bitirdikten sonra mankenin üzerinde gördüğümüz an, çünkü yaptığımız işin gözle görüldüğü andır ve tamam, gerçekten yaptım, başardım duygusunu hissedince olur.
F.Ö.T.: Müşteri memnuniyetini sağlamak için izlediğiniz yöntemler nelerdir?
Ş.D.: Biz, müşterinin ilk başta ne istediğine odaklanıyoruz, öncelikle tam olarak onu anlıyoruz. Daha sonra işin kolay yolunu değil, ilk başından dikermiş gibi yapıyoruz. O da, müşteride "orijinaline çok yakın olmuş" denildiği için müşteri memnun oluyor. Müşteri üzerine giyip, "Oh, tamam işte olmuş" diyene kadar gerekirse defalarca kez düzeltmeler yapıyoruz. İstedikleri şey olana kadar devam ediyoruz.
F.Ö.T.: Eğer terzilik yapmasaydınız, ne iş yapardınız? Hayalinizdeki diğer meslek nedir?
Ş.D.: İllaki yine el sanatlarıyla ilgili olurdu çünkü ben uğraşmayı ve vakit geçirmeyi seviyorum. O tür şeyleri sevdiğim için başarılı olduğumu düşünüyorum. Ve aklımda terzilik mesleğinden başka bir şey yoktu. Bir şeyi sıfırdan yaratmak, sökülmüş bir şeyi dikmek gibi işler üzerine çalışmayı seviyorum.
F.Ö.T.: Müşteri portföyünüz nasıl şekillendi? Müşterilerinizin talepleri zamanla nasıl değişti?
Ş.D.: Müşteri portföyümüz, biz daha çok özel dikim üzerine yoğunlaştığımız için, böyle isteyen özel dikim isteyen müşterilerimiz geliyor. Daha çok kilolu insanlar, bedenlerine göre kıyafet bulamayan ya da yaşlarına uygun kıyafet bulamayanlar bize geliyor. "Bu benim yaşıma uygun değil, daha sade ya da daha abartılı, bedenime uygun kıyafetler" için gelenler daha çok oluyor.
F.Ö.T.: Özel dikim yapıyorsunuz, ayrıca tamirat için ya da sökülen şeyler için gelen müşteriler var mı?
Ş.D.: Tabii ki, tamirat için gelen müşterilerimiz daha fazla. Dar gelen ya da bol gelen kıyafetleri daraltmak ya da bollaştırmak için gelenler oluyor. Bol bir kıyafeti daraltmak daha kolayken, dar bir şeyi bollaştırmak daha zor oluyor.
F.Ö.T.: Tamirat yapmak ciddi bir iştir ve yanlış bir şey yapıldığı zaman geri dönüşü zordur. Sizler bu süreci nasıl yönetiyorsunuz?
Ş.D.: Şu ana kadar yanlış bir şey yapmadım ama eğer ki yanlış bir şey yaparsak, nasıl bir yol izleriz? Yapmadığım için yanlış bir şeyin ne olabileceğini tam bilemiyorum. Yanlış yapmamak için biz, aslında işin temelinden öğrendiğimiz için ve bildiğimiz için, önce işin tam olarak ne olduğunu inceleriz, ne yapmamız gerektiğini planlarız ve ona göre işleme geçeriz.
F.Ö.T.: Gelecekte işinizi nerelere taşımayı planlıyorsunuz? Yeni projeler ve hedefler hakkında neler söylemek istersiniz?
Ş.D.: Gelecekte de özel dikim üzerine yoğunlaşmak isterim. Hayalimde moda tasarımı üzerine yoğunlaşmak ve onun üzerinde çalışmak var.
F.Ö.T.: Moda tasarımı üzerine yoğunlaşırım dediniz, bu bağlamda sıfırdan tasarımlar mı yaparsınız yoksa gelen ürünler üzerinde değişiklikler mi planlıyorsunuz?
Ş.D.: Kendimizde tasarımlar yaptığımız oluyor ve biz bunları daha çok kendimize uyguluyoruz. Bir kumaş ya da desen görünce, aklımda hemen canlanıyor ve onları kendimize dikiyorum.
F.Ö.T.: Müşterilere tavsiyelerde bulunuyor musunuz? "Öyle olmaz, böyle olsun" diye önerilerde bulunuyor musunuz?
Ş.D.: Tabii ki, müşterilere tavsiyelerde bulunuyoruz. Buradan da gelen kumaş aslında istedikleri şeye uymuyorsa, o zaman da diyoruz ki: "Bu kumaş bunu kaldırmaz, üzerinde şöyle değişiklikler yaparsak daha iyi olur." Tabii ki en sonunda müşterinin istediğine öncelik verip, seçimine bırakıyoruz.
F.Ö.T.: Böyle tavsiyeler verdiğinizde sert tepki verenler ya da size hak veren müşteriler var mı?
Ş.D.: Sert tepkilerle karşılaşmadım ama olumlu tepkilerle çok karşılaştım. "Bana çok daha iyi olur, daha önce aklıma gelmemişti, doğru söylüyorsunuz, daha güzel olur, en azından siz işin ustasısınız" diyerek bize bırakan müşterilerimiz çok oluyor. Tabii ki, bu biraz müşteri yapısından kaynaklanıyor.
Ş.D.: Müşterilerimiz daha çok Instagram üzerinden ulaşıyorlar. Afyon'da böyle bir yerin olduğunu bilmediklerini ve yeni keşfettiklerini söylüyorlar. Instagram üzerinden fazla müşterimiz geliyor, bütün Afyon'u Instagram hesabımıza bekliyoruz, yaptığımız ürünleri görmeleri için.
Afyonkarahisar’da iki kız kardeşin açtığı küçük bir terzi dükkânında, geçmişin ilmekleriyle geleceği diken bir başarı hikâyesi: Şöhret Dalyan’ın ve ablasının ellerinden süzülen umut, sabır ve sevdayla bezeli bir yolculuk…