Türkmenistan Ankara Büyükelçiliği, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği iş birliğinde Türkmenistan’ın Daimi Tarafsızlığının 30. Yıl Dönümü dolayısıyla “Türkmenistan- Türkiye İlişkileri” paneli gerçekleştirildi.

Erdal Akar Konferans Salonunda gerçekleştirilen panele; Türkmenistan Ankara Büyükelçiliği Elçi Müsteşarı Handurdy Turayev, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Koçak, Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği Genel Başkanı İhsan Beşer, Fen Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cüneyt Akın, Prof. Dr. Berdi Sarıyev, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Oğuz Kısa ile birlikte öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇1

Panelin açış konuşmasın yapan Türkmenistan Ankara Büyükelçiliği Elçi Müsteşarı Handurdy Turayev, 12 Aralık 1995 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun, Türkmenistan’ın daimi tarafsızlık statüsünü oy birliği ile kabul ettiğini belirtti.

Turayev, “Bu statü Birleşmiş Milletler Teşkilatını o zaman üye olan 185 devlet tarafından desteklenmişti. O tarihten itibaren tarafsızlık Türkmenistan’ın dış politikasının temel ilkesi haline gelmiştir” dedi. Turayev, Türkmenistan’ın dünya sahnesinde ve bölgede barış savunucusu ve önemli bir ortak olarak konumlandığını belirterek, “Türkmenistan’ın kalıcı tarafsızlık politikası uluslararası diplomaside benzersiz ve başarılı bir model oluşturmuştur. Türkmenistan tarafsızlığının çatışmaları önlemek, önleyici diplomasi geliştirmek ve devletler arasındaki güveni güçlendirmek için güçlü bir araç olabileceğini göstermektedir” diye konuştu.

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇3

Turayev, Türkmenistan’ın hem bölgesel hem de küresel düzeyde barış istikrar ve güvenirliğin sağlanmasına yönelik güvenilir bir ortak olarak kendini tanıttığını belirterek, “Ülkemiz Birleşmiş Milletler Teşkilatının küresel barış ve güvenliği güçlendirme çabalarını siyasi, ekonomik ve kültürel etkili iş birliği geliştirmeye önem vermektedir. Bu bağlamda Türkmenistan’ın girişimiyle 21 Mart 2024 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 78. oturumunun 63. Genel kurul Toplantısında 2025 yılı Uluslararası Barış ve Güven Yılı hakkındaki kararı kabul etti. Bu kararı dost ve kardeş ülke Türkiye’de dahil olmak üzere dünyanın 86 ülkesi tarafından desteklenmiştir” ifadelerini kullandı.

Gençlik Kolları Başkanı Er’den Kıbrıs Uyarısı Gençlik Kolları Başkanı Er’den Kıbrıs Uyarısı

“ÜLKELERİN SİYASETLERİNE ŞİRKETLER ÖNEMLİ”

Daha sonra söz alan Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği Genel Başkanı İhsan Beşer ise dernek olarak ülkeler arası ticaretin önemine dikkat çekerek, “Ülkeler arasındaki iş birliğinin, ticaretin çok önemli olduğunu biliyoruz. Çünkü ülkelerin siyasetlerine şirketler yol veriyor” dedi.

Beşer, “Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği olarak bunları yaparken 2 şeyi hiç atlamıyoruz; birincisi bilimsel çalışmaların bu işe ışık tuttuğunu biliyoruz. Bu bilimsel çalışmalardaki anlama, kavrama, kaynaşma ya da burada yetişen öğrencilerin yarın ülkelerinde söz sahibi olduklarında ya da bizim ülkemizde söz sahipleri olduklarında ilişkilerin temelinin bugünden atıldığını biliyoruz. Yaklaşık 20 yıldır sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yapıyorum. Yapmış olduğumuz bütün çalışmalarda üniversite ile çalışmayı hiçbir zaman ihmal etmedik” diye konuştu.

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇4

TÜRKMENİSTAN’IN JEOPOLİTİK KONUMU TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI İÇİN ÖNEMLİ

Açış konuşmalarının ardından gerçekleştirilen Türkmenistan-Türkiye İlişkileri adlı panelin moderatörlüğünü yapan AKÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Akın, Türkmenistan’ın 12 Kasım 2021 tarihinde aslında Türk Devletleri Teşkilatının kurulduğu tarihte Teşkilatın gözlemci üyesi olduğunu belirterek “Tam üyeliğin de yakın zamanda nasip olmasını diliyoruz” dedi.

Akın, Türkmenistan’ın Türk Devletleri Teşkilatı ile İlişkileri ve Türk Devletleri Teşkilatındaki Rolü ve Önemi başlıklı konuşmasında Türkmenistan’ın, Orta Asya, Hazar ve Güney Asya arasında bir kavşak noktası olduğunu belirterek, Türkmenistan’ın sahip olduğu bu jeopolitik konumun Türk Devletleri Teşkilatı için büyük stratejik avantaj sunduğunu ifade etti.

Türkmenistan’ın TDT ülkeleri ile artan enerji ve ulaştırma alanında iş birlikleri olduğuna dikkat çeken Akın, şunları ifade etti:

“Bunun yanında swap anlaşmaları da söz konusudur. Türkmenistan’ın Afganistan’daki barış çabalarında da üstlendiği tarafsız arabulucu rolü büyük önem arz ediyor. Türkmenistan Azerbaycan ile iş birliklerini de geliştiriyor. Türkmenistan öte yandan stratejik ve jeopolitik konumuna baktığımızda bir geçiş ülkesi ve enerji köprüsü olarak karşımıza çıkıyor.”

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇5

“BARIŞ İNSANOĞLUNUN EN ÖNEMLİ VE TEMEL KONUSU”

Prof. Dr. Berdi Sarıyev ise konuşmasında barışın insanoğlu için çok önemli olduğunun altını çizdi. Sarıyev, “Barış insanoğlunun en önemli ve temel konusudur. Barış, insanoğlunun bir araya getirdiği ailenin temel konusudur. Barış, insanoğlunun yönettiği devletin temel konusudur.

Barış, insanoğlunun ikamet ettiği dünyanın temel konusudur. Dünyanın merhabası da günaydını da barıştır. İçinde bulunduğumuz kocaman dünya barışın üzerine kurulmuştur. Dünyanı yegâne miras kalacak mal varlığı da barıştır” dedi. Sarıyev, konuşmasında Türkmen edebiyatında dair barış ve tarafsızlık konusunun nasıl işlendiğine dair tespitlerde bulunarak şunları söyledi:

“Edebiyatı halktan ayırmak imkansızdır. Edebiyatın konusu, halkın konusudur. Edebiyattaki olay, halkın olayıdır. Edebiyattaki kahramanlar da halkın kahramanlarıdır. Barış’ı Türkmen edebiyatında gördüğünüz gibi Türk dünyasına ait edebiyatta da görebilirsiniz. Barış, mirastır. Korumak da öğrenmek de hepimizin boynunun borcudur.”

“SÖZLÜK ÇALIŞMALARI 1924 YILINDA BAŞLIYOR”

Dr. Öğretim Üyesi Oğuz Kısa ise “Tarafsızlıktan Bugüne Türkmen Sözlükçülüğü” başlıklı sunumunda sözlüklerin bir başvuru, bir referans ve hakem görevi gördüğünü söyledi. Kısa, “Yapılacak çalışmalarda ve inceleme yapılacak alanlarda sözlük bilim bunun inceleme alanını yapıyor. Sözlük bilimi, bir dilin kelime dağarcığını yapısını araştıran ve tanımlayan bir alandır. Ayrıca dilsel ifadelerin anlamsan yapılarını tek tek sözcükler arasındaki ilişkiler bakımından inceler. Sözcük bilimin çalışma noktasında çalışma noktasında hedefleri ve sınırları var” dedi.

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇

Kısa, Türkmenistan’da tarafsız Türkmen sözlükçülüğüne dair şu bilgileri paylaştı:

“1951 yılında Türkmenistan Bilimler Akademisi kuruluyor. Bu akademi bilimsel çalışmalar yapan merkezler barındırıyor. Bunlardan bir tanesi Dil ve Edebiyat Araştırmaları Enstitüsüdür. Bu Enstitü ile Türkmenistan’ın Türkmen dilinin gramer yapısı, söz varlığı, Türkmen edebiyatının tarihi ve halk edebiyatı gibi konularda çalışmalar yapılıyor. Bağımsızlık ve tarafsızlık dönemini kapsayan 1991 ve 1995 yılları arasında da yapılan sözlük çalışmaları var. Hatta 1924 tarihinden bu yana gelen süreçte yapılan sözlük çalışmaları var. 1991-1995 arasındaki sözlükler genel olarak karşılaştırmalı sözlükler. Bu sözlükler arasında terim sözlükleri ve konuşma kılavuzuna yönelik sözlükler var. 1995 yılından sonra ise kapsamlı genel sözlükler, iki dilin karşılaştırıldığı sözlükler ve özellikle bu tarihten itibaren terim sözlüklerinin sıklıkla ortaya çıktığını görülüyor. Bu sözlükler hazırlananlar tarafından bakıldığı zaman bir doktora tezi gibi görülüyor.”

“Türkmeni̇stan Türki̇ye İli̇şki̇leri̇” Paneli̇ Düzenlendi̇2

Panelin ardından Türkmenistan Ankara Büyükelçiliği Elçi Müsteşarı Handurdy Turayev’e AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.

Kaynak: GAMZE KARABULUT