Afyonkarahisar Valiliği, Afyonkarahisar Belediyesi, AKÜ Rektörlüğü, Afyon Gazeteciler Cemiyeti ve AKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi’nin ortaklaşa düzenlediği ve basın mensupları için düzenlenen sertifikalı eğitim programına katılıyorum iki gündür…
İlk günkü program renkli geçti, dinledikçe bilmediğim ve eksik olduğum o kadar çok konu varmış ki anlatamam.
Afyon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezer Küçükkurt’un açılış konuşmasının ardından AKÜ Öğretim Görevlisi Hayati Ulusoy hocam haber fotoğrafçılığı dersi vermeye başladı…
Hocamızın fotoğraf konusunda bilgi ve birikimine hayranım, ders anlatışı beni öğrencilik yıllarıma götürdü.
Aslında öğrencilik yılları haylaz, yaramaz geçen bir kişi olarak bunu yazmak ne kadar doğru olur bilmiyorum ama yazımı okuyan öğretmenlerim bana kızmasın…
Ulusoy hocamızın anlatımının ardından mesleğin duayenleri Dinçay Doğar ve Arif Yağcı bizlere tecrübelerini ve anılarını aktardı.
İlk gün programa katılamayan arkadaşlarımız bana göre şanssızdı.
Neden mi?
Çünkü gerek Arif Yağcı’nın, gerekse Dinçay Doğar’ın anlattıkları ders niteliğindeydi…
Ustamız Arif Yağcı, gazetecilik ve muhabirlik görevlerinin toplum açısından büyük önemi olduğuna dikkat çekti.
Dinçay Doğar hocamız ise, muhabir arkadaşlarımıza güzel bir mesaj verdi; “Çok para kazanma beklentiniz varsa şimdiden mesleğinizi değiştirin, vaktinizi heba etmeyin.”
Ardından anılar anlatıldı.
Eğitimlerin 2. Gününde ise AKÜ Öğretim Görevlisi Emin Paftalı tarafından “görüntü ve estetik” içerikli ders gerçekleştirildi.
Ardından gazetecilikleri ve köşe yazılarıyla ses getiren Gazetemizin Kurucusu Mehmet Emin Güzbey ile Gazeteci-Yazar İsmail Akar tecrübelerini bizlerle paylaştı.
İlk konuşmayı Gazeteci Yazar İsmail Akar yaptı. Akar, “Bilgi hepimize her zaman lazım. Gazeteci halkın gözü, kulağı ve sesi olarak tanımlanan insanlardık. Ama bence gazetecinin herşeyden önce akıl ve vicdanını yanyana kullanabilmesi gereklidir. Gazetecilikte akıl ve vicdan uyumlu bir şekilde kullanılmazsa haber de meslek de sağlıklı olmaz. Öncelik her zaman doğru bilgide, sonrasında da akıl ve vicdan terazisinde olmalıdır” dedi.
Gazetemizin kurucusu Mehmet Emin Güzbey’in ise konuşması ayrı bir ders niteliğindeydi: Güzbey; “Her şeyden önce unutulmamalıdır ki, gazeteci de bir insandır. 28 yılı aşan meslek hayatımda gördüm ki bu meslekten zengin olabilen yoktur. Ben de dahil hiç birimizin dikili bir ağacı yok. Zengin olmak için gazetecilik yapılmaz” dedi.
Meslekte 16’ıncı yılını geride bırakan 12 yıldır Odak Gazetesinde çalışan bir gazeteci kardeşiniz olarak bu mesleği zengin olmak, çok param olsun veya her şeyim olsun diye yapmıyorum.
Bu mesleği sadece ve sadece halkın sesi, kulağı ve görmeyen gözleri olmak için yapıyorum…
Bu nedenle Afyon Gazeteciler Cemiyeti’ne düzenledikleri eğitim programından dolayı teşekkür ediyorum
Ne demişler eğitim şart, öğrenmenin yaşı yok…
***
Yukarıda belirttim Meslekte 16’ıncı yılını geride bırakan 12 yıldır Odak Gazetesinde çalışan bir gazeteci kardeşiniz olarak elbette bu meslekte anlatacağım o kadar anım var ama sadece bir tanesine değinmek istiyorum…
Eğitimci-Gazeteci Yazar Dinçar Doğar hocamla sabahın ilk ışıklarıyla birlikte Ankara’da düzenlenen Ege Tanıtım Günlerine gitmek için yola çıktık…
Ankara’ya vardığımızda bizi yağmurlu ve soğuk bir hava karşılamıştı.
Tek tek stantları geziyor Afyonkarahisar’ın sucuğundan, lokumuna ve termaline kadar birçok ürünün çekimini yapıyoruz…
Gözümüz stantda bulunan etiketsiz ve bulunduğu kartondaki “AFYON SUCUĞU 40-45 TL” yazan yazı dikkatimizi çekti ve biranda yönümüzü oraya çevirdik.
Sorular peş peşe geliyor
Bu sucuk nerenin?
Afyon’un
Neden etiketi yok?
Baskı yetişmediği için takamadık
Cevaplar bu kadar…
Tabi ki Afyon’dan Ankara’ya giden iki gazeteci söz konusu da Afyon Sucuğu olunca sert atışmalı kavgaya tutuştuk ve Afyon sucuğu olmayan sucukların satışına izin vermedik gelen misafirleri Afyon’un gerçek markası olan sucukçularımıza yönlendirdik ve programımız bu şekilde devam etti.
Aynı gün Afyonkarahisar’a geldik, görüntülerimizi aktardık, haberleri yazdık, fotoğrafları seçtik ve gazete sayfalarımızda kullandık…
Aradan 3 gün geçti bizim Ankara’da Afyon sucuğu için kavga ettiğimiz satıcı ulusal basında boy gösterdi.
Meğer gerçek stantda sattıkları Afyon sucuğu değil, başka bir sucuğu Afyon’un markasını kullanarak sattığıydı…
İşte bizim mesleğimiz böyle kutsal bir meslek diyor,
Saygılar sunuyorum…