Milli Eğitim Türk devletinin aleyhinde olmayan milletin yararına tertip edilen her türlü çalışmanın yanında olması gerekir aslında..
Daha önce belediye başkanlığı yapmış Mehmet Zeybek döneminde de Milli Eğitim ve belediye arasında imzalanan protokol ile belediye başkanının logosunun da bulunduğu kitaplar öğrencilere ücretsiz olarak dağıtılmıştı.
Sayın Burcu Köksal Belediye Başkanı olunca önce belediyenin başvurusuna üzerinde hiçbir logo olmaması kaydıyla dağıtabilirsiniz diyerek olumlu cevap vermiş ama sonradan okul müdürlerine WhatsApp mesajıyla Sakın ha bu kitabı dağıtmayın mesajı göndermiştir.
Milli eğitim müdürünün görevi öğrencilere yönelik her türlü kolaylığı sağlamak ve onlara yapılan çalışmaları desteklemek olmalıdır. Ne yazık ki Afyon Milli Eğitim Müdürü bu konuda tarafsızlığını yitirerek sınıfta kalmıştır.
Siyasallaşan bir eğitim sisteminin bırakın öğrencilere olan faydasını öğretmenlere idarecilere ve Milli Eğitim yöneticilerine hiçbir faydasının olması mümkün değildir.
Milli Eğitim teşkilatı Mesela bir kurum okulda bilgisayar dağıtmak istiyor veya kırtasiye yardımı yapmak istiyor ancak Sayın müdürler devletimizin kimseye ihtiyacı yok Biz gerekli yardımı yapıyoruz diyerek insanları geri çeviriyorlar.
21 yüzyılda Milli Eğitim'de Çağ atlamamız gerekirken maalesef 50 yıl geriye doğru yolculuk yapıyoruz. Ankara'da da buna benzer olaylara şahit olmuştuk Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin öğrencilere ücretsiz yemek vermesini bile Milli Eğitim kabul etmemişti. Hatta okulları dezenfekte edip temizlik çalışması yapılmasını da engellemişlerdi.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in bakan olduğu bir yerde bu kadrolarla işte ancak bu kadar hizmet olunabiliyor.
Belediye Başkanı CHP'li olunca oradan yapılacak yardımı Siyasal iktidar bana gücenir diyerek kabul etmeyen Milli Eğitim Müdürüne ne söylesem kifayet etmez bugün..
Makamlar gelip geçicidir yarın sokaklarda almanız açık başınız dik bir şekilde gezmek istiyorsanız oturduğunuz koltuğun hakkını vermek en doğru yol değil mi?