Karadeniz’de horon.

Doğu’da halay.

Ege’de zeybek.

Bu oyunların oynayış şekillerine bakın...

Horonda ve halayda oyuna katılanlar el ele omuz omuzadır.

Zeybekte ise herkes tek.

Horon ve halayda birlikte hareket edilir.

Zeybekte ise herkes kendi oynar, arada birde birbirlerine sırtlarını dönerek oynamaya devam ederler.

Bir yörenin folkloru o yörenin yaşam biçiminin karakteristik özelliklerini yansıtır aslında.

Kollektif yaşamların olmadığı yörelerdeki halkın özellikleri o yörenin folkloruna da yansıtmakta.

Önceki yıllarda...

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin Ankara’da yapılan Genel Kurullarına ATSO delegesi olarak katıldım bir kaç sene.

O toplantılarda bir şeyi farketmiştim.

Bizim Afyon bölgesinin delegeleri hep ayrı ayrı idiler TOBB’daki görüşmelerde.

Ama...

Doğunun, Güneydoğunun, Karadenizin delegeleri ise hep birlikteydiler.

Salonda bir Bakanın yanına giden bir grup insanı gördüğümde kim bunlar diye sormuştum arkadaşıma.

Aldığım cevap Malatya delegeleri cevabıydı.

Sel dalgası gibiydiler.

Gittiler toplantıya iştirak eden Ticaret Bakanının etrafını sardılar ve bir şeyler konuştular.

Bizim İlimizin delege sayısı da onlardan az değildi.

Ama...

Afyon Ticaret ve Sanayi Odası ayrı, Afyon Ticaret Borsası delegeleri ayrı ayrıydı.

Sadece Ticaret ve Sanayi Odası ile Borsa değildi ayrı ayrı olanlar.

Afyon İlçelerindeki Ticaret Odalarının her biri ayrı ayrıydı.

Çay, Emirdağ, Bolvadin, Dinar, Sandıklı, Afyon merkez...

Her birisi kendi rotasında idi.

Hal böyle olunca da, yıllar yılı TOBB’da Yönetimde yer alamadı Afyonkarahisar.

Ufak tefek sus payı makamlarla geçiştirildi Afyonkarahisar maalesef.

Ah bir kere olsun...

TOBB Delegeleri birlikte halay çekebilsek.

Bakın sonuç ne olacak.

*

*

*

Nerede kaldı Cumhur İttifakı?

TOBB Delegelerimiz böyle de...

Milletvekillerimiz farklı mı?

Hayır...

Onlar zaten birlik ve beraberlik içerisinde olabilseler, bu diğer alanlara da yayılırdı.

Şimdi neden bu konuya değindim?

Üzücü konular ama, bunları anlatmak ve bir şekilde artık sonlandırılması için gayret sarf etmek gerekiyor.

Geçen haftaki haberlerde belki ilginizi, dikkatinizi çekmiştir.

Yazmıştım da bu konuyu.

Ama bıkmadan yazacağım.

Ta ki düzelene kadar.

Düzelmezse ne olur?

Karınca misali...

Ben yolunda bulunurum.

Nasılsa bunlar arşivlere giriyor.

Aradan yıllar geçtikten sonra...

Arşivlerde görenler okuduklarında bugünkü bazı Milletvekillerimizin egolarına yenik düşmelerinin sonuçlarının neler olduğunu anlamış olurlar.

Konu şu...

Geçenlerde AK Parti Milletvekillerimiz Ali Özkaya, İbrahim Yurdunuseven ve Hasan Arslan birlikte Gençlik ve Spor Bakanımıza gittiler.

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak’ta gitmişti Gençlik ve Spor Bakanımıza.

Aynı durum Tarım – Orman ve Su işleri Bakanımızın ziyaretinde de, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımızın ziyaretinde de yaşandı.

AK Partili vekiller ayrı, MHP’li vekil ayrı.

Nerede kaldı Cumhur İttifakı?

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Milliyetçi Hareket Partisi Liderimiz Devlet BahçeliCumhur İttifakı’nın önemini her daim anlatıyorlar ama, maalesef AK Parti Afyonkarahisar Milletvekillerimiz halen daha ayrı gayrı durmaktan vazgeçmiyorlar.

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak’ı yakından tanırım.

Cumhur İttifakının öneminin idrakinde.

Yıllardır çözülmeyen sorunları teker teker çözme gayretinde.

Başardığı pek çok konuda da zaman zaman O’nunla karşı karşıya geliyoruz.

Bana ‘Aman bunu yazma’ demesinin perde arkasını biliyorum.

Ankara’da o işin çözülmesini sağlayan bürokratın birilerinin hışmına uğramasını engellemek için, bana yazdırtmaması.

AK Partili Milletvekillerimiz Cumhur İttifakının diğer Milletvekiliyle birlikte hareket etmemelerini bir kenara bırakın, bir de Mehmet Taytak’ın çözdüğü konuları sahiplenmeleri yok mu...

İşte buna kahroluyor insan.

Son örnekler...

Gençlik ve Spor Bakanlığı ile ilgili.

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak Bolvadin ve Şuhut’ta iki konuyu Gençlik ve Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’a anlattı.

Bakan beyde sağ olsun gerekli talimatı verdi ve yılların çözülemeyen sorunları çözülüyor.

AK Partili vekillerimiz bu görüşmeyi ve konuları öğrendikten sonra bu işlere sahip çıktılar.

İyi güzel hoşta...

Bolvadin Belediyesi kaç dönemdir sizdeydi.

Oradaki sorun yıllardır devam etmiyor muydu?

Şuhut Belediyesi de sizde değil miydi...

Oradaki sorunda neredeyse 4 yıldır devam etmiyor muydu?

Hem Ali Özkaya, hem de İbrahim Yurdunuseven Milletvekillerimiz bu süreçlerde Milletvekilimiz idiniz.

Neden çözmediniz bugüne kadar acaba?

İki binada sizin döneminizde yıkılmadı mı?

Hem yılarca bu sorunları çözmediniz, ya da çözemediniz...

Şimdi de bari yapılanı takdir edin, Taytak’ın hak ettiği takdiri O’na bırakın.

Bir de aklıma geldi...

1453 spor kulübü var.

Şuhut’ta.

O kulübe Mehmet Taytak, Gençlik Spor Bakanlığından geçen hafta 300 bin TL destek aldı.

Yoksa...

Onu da mı siz alıvermiştiniz?

Ayrıca Afyonkarahisar Merkezdeki natamam Gençlik Merkezi ile ilgili konuyu da Taytak çözmemiş miydi?

O sorun devam ederken de Afyonkarahisar Belediyesi AK Partide değil miydi?

Bunlara benzer pek çok örnek var.

Onların hepsi biliniyor.

Bu arada...

Yine aynı konuyu yineleyeceğim.

Bizim Afyonkarahisar olarak beş Milletvekilimiz var.

Hakan Şeref Olgun.

İYİ Partili.

Hem de Genel Başkan Yardımcısı.

Ne olur yani, bir Bakana veya önemli bir konuda bir ilgiliye giderken beşiniz bir araya gelseniz ve birlikte gitseniz...

İnanın çok güzel olur.

Şeyhim...

Değerli Vekilim Ali Özkaya.

Bu konuda görev size düşüyor.

Afyonkarahisar’ın ağabeyisiniz.

Kimin hangi koltukta oturacağı tartışmaları Afyonkarahisar’a bir şey kazandırmaz.

Beşiniz bir olun.

Bakın ne güzel yaptınız, düğünde tüm Afyonkarahisar Milletvekillerimizi davet ettiniz ve aynı yerde buluşturdunuz.

Hakan Şeref Olgun’da, Mehmet Taytak’ta düğüne geldiler.

Sizin düğün davetiniz için gelen Vekillerimiz, inanıyorum ki Afyonkarahisar’ın hangi konusu olursa olsun, siz davet edin koşa koşa gelirler.

Hadi değerli Şeyhim...

Ağabeylik yapacağınıza, hem de en iyi şekilde yapacağınıza yürekten inanıyorum.

Bizde artık horon tepelim, halay çekelim.

*

*

*

*

*

Ahmet Karakol...

İyiliksever bir insandı.

Vicdanlı, merhametliydi.

Objektif bakardı olaylara.

Bir sorunu duyduğunda, anında inisiyatif alır ve elinden geldiğince çözüm için çaba sarf ederdi.

18 Ekim 2021 tarihinde kaybetti O’nu.

Üç yıl geçmiş vefatının ardından.

18 Ekim günü gittim Tınaztepe’deki mezarına.

Orada duamı ettikten sonra aracıma bindim, biraz hareket ettikten sonra Tınaztepe’li bir hemşerimiz ile karşılaştım.

Durdurdu beni...

Bir bardak çay içirmeden bırakmam’ dedi.

Sohbet ettik kısa bir süre.

Hayırdır neden geldin? Bir haber mi var burada?’ diye sordu.

Söyledim...

Vay be, Ahmet beyin vefalı dostlarındansın’ dedikten sonra anlattı;

Tınaztepe’ye bir çok Belediye Başkanı geldi geçti.

Bu topraklardan zengin olanda var epeyce.

Ama Ahmet gibi olanı bir elin parmakları kadar yok.

Ahmet bu topraklardan kazandığını bu topraklara harcadı.

Yatırımını buraya yaptı, iş verdi insanlara.

Başkanlığında da çabaladı burası için.

Şimdi hayırlı bir evlatta bırakmış geride.

Mehmet Karakol babasının amel defterini kapatmayan hayırlı bir evlat.’

Ne kadar güzel, vefat eden birisinin ardından böyle sözler işitebilmek.

Mekanın cennet olsun Ahmet Abim.

*

*

*

*

*

Günün sözü

Birlik ve beraberlik,

ölümden başka her şeyi yener.

Atatürk