Eylül ayının son haftasıydı.
ODAK ekibinden muhabirimiz Ahmet Uçmak’a bir bilgi ulaştı.
Aktardı gelen bilgiyi bana.
Özel Haber Ekibimizin şefini görevlendirdim gelen bilgileri araştırması için.
İki gün sonra geldi şefimiz, ‘maalesef doğru’ dedi.
Bilgiler teyit edilmişti fakat;
Biz haberi o anda girersek adli süreç hemen başlardı ama, şüpheliler hızlı davranıp aralarında koordine olup hem delilleri yok edebilir, hem de ifadeleri için senaryolar hazırlayabilirlerdi.
Bir gazeteci olarak böylesi bir haberi bekletmek riskliydi, çünkü belki başka basın yayın organları da öğrenip haberleştirebilirlerdi ama, adaletin tecelli etmesi bizim önceliğimizdi.
29 Eylül gecesi durumu Emniyet Müdürümüz Mahmut Ay’a aktardım.
Soruşturmanın selameti açısından, gerekli işlemler tamamlanıncaya kadar haber yapmayacağımızı söyledim Müdürümüze.
Teşekkür etti.
İki gün sonra da görüştük kendisiyle, ‘Gizli’ olarak soruşturmayı başlattıklarını söyledi.
Aradan iki hafta kadar geçmişti.
Görüştük Emniyet Müdürümüz ile, ‘sonucu almaya yakınız’ dedi.
Bu görüşmemizden bir kaç gün sonra Afyonkarahisar Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine bağlı Cinayet Şubesi ekipleri neticeyi aldılar.
Bir kaç gün süren çapraz sorgulamalar neticesinde alınan itiraflar, Cumhuriyet Savcısı nezaretinde yapılan kepçe ve kadavra köpeği ile aramalar...
Sonrasında 22 Ekim’de şüpheliler Afyonkarahisar Emniyet Müdürlüğüne götürüldüler.
Burada bir kaç gün sürdü sorgulanmaları.
Daha sonra...
Afyonkarahisar Adliyesinde önce Cumhuriyet Savcısı ifadelerini aldı, daha sonra Nöbetçi Hakim...
Ve akabinde tutuklananlar cezaevine...
Tam da o günlerde İstanbul’da yeni doğan çetesi olayının yankıları sürüyordu.
Bizim bu özel haberimizi okurlarımıza aktarmamız, Afyonkarahisar’ı da o olaylar ile bağlantılı bir konuma sokacaktı.
Bekledik bugünü...
Bugün ODAK Haber Merkezinden Ahmet Uçmak’ın istihbaratı, ODAK Özel Haberler Ekibinin titiz araştırmasıyla haberi aktarıyoruz.
Bu haberi aktarmamızın en önemli nedeni...
Kim ne yaparsa yapsın, aradan ne kadar süre geçerse geçsin...
Yapanın yaptığı yanına kar kalmıyor, kalmayacak ta...
Bu olay ile ilgili olarak öncelikle Valimiz Kübra Güran Yiğitbaşı’na teşekkür ediyoruz.
Olayı duyar duymaz anında talimatını vermiştir.
Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcımız Fatih Karabacak ve soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcılarımıza da teşekkür ediyoruz.
Gerekli olan izinleri hızlı ve gizli bir şekilde sağlamışlar ve gereğini yapmışlardır.
Elbette Afyonkarahisar Emniyet Müdürümüz Mahmut Ay ile Asayiş Şube Müdürü ile Cinayet Şubenin Amiri başta olmak üzere tüm ekiplerine teşekkür ediyoruz.
Ve son teşekkürde ODAK’ın istihbarat ekibinden özel haber ekibine, haber merkezinden diğer tüm birimlerinin hepsine;
Yazının başlığındaki sözün gereğini her zaman yerine getirdikleri için tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
İyi ki medya var, iyi ki ODAK var.
*
*
*
Günün sözü
Dün yediğin hurmalar
Gün gelir seni tırmalar
