Dana altında buzağı arayanlara...

Uzunca bir süre yazmayıp, dinlenecektim.

Kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına ara sırada olsa yazmamın gerekliliğine işaret etti dostlarım.

Sadece gereklilik değil, ‘zorunluluk’ diyenlerde oldu.

*

30 ay süre ile KANAL 3 ve GAZETE 3’ü yönettim.

Bu süreç içerisinde en büyük desteği Yönetim Kurulu Başkanımız Hüsnü Serteser, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Adnan Demirel ve Yönetim Kurulu Üyelerimiz Muammer Türker ile Murat Bilgici’den gördüm.

AK Parti’nin meşhur sloganı vardı ya...

Nereden nereye.’

İşte benimde 30 ay süresince hem Televizyonumuzun, hem de Gazetemizin eksi veya artı nereden nereye gelmesine vesile olduğumun kararını Okurlarımız, Seyircilerimiz ve kamuoyu verecektir.

Geçtiğimiz hafta sadece ve sadece ‘çalışan personelimizin azaltılması’ ve gerekirse yılbaşında ‘kapatma’ yönünde Yönetim Kurulu Başkanımız Hüsnü Serteser’in düşüncesine katılmamakla birlikte saygı duyduğumu GAZETE 3’te köşemde belirtmiştim.

Bu haberin duyulmasının ardından arayan o kadar çok kişi oldu ki...

Kimi ‘başka bir neden’ arayışındaydı, kimi dana altında buzağı arıyordu.

Valimiz, Milletvekillerimiz, Belediye Başkanımız, Emniyet Müdürümüz, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Afyon Bölge Müdürümüz, diğer pek çok kurumun Yöneticileri, bazı Meslektaşlarım ve pek çok dostumun ise üzüntüleri seslerinden, yüzlerinden belli oluyordu.

Kişiler geçici, kurumlar kalıcıdır.

Ben tek başıma hiç bir şeyi başaramam.

Yönetim Kurulum, dostlarım, arkadaşlarım, ailem ve personelimle başarmışımdır ortada bir başarı var ise.

Bir başarısızlık veya hata var ise o da sadece benden kaynaklıdır.

*

Gelelim başlığa...

Bir kaç gün içerisinde bazı art niyetli meraklıların ürettikleri senaryolara gülüp geçmekle birlikte, böyle günlerde kimin ne mal olduğunu da gördüğümüz için mutluyuz.

Bu konuda son söz...

Geçtiğimiz hafta içerisindeHüsnü kardeşim ve Muammer Abimle akşam yemeğinde de konuştuk.

Bir lafa bakıyoruz laf mı diye, bir de söyleyene bakıyoruz adam mı diye...’

Bizim dostluğumuz, kardeşliğimiz ne televizyona, ne de gazeteye bağlı.

Ben Hüsnü Serteser’in ağabeyiyim, Muammer Türker’de benim ağabeyim.

Adnan Demirel’i söylememe gerek var mı?

Dedem...

Bizim ayrımız, gayrımız yok.

Ne diyelim, kıskananlar çatlasın.

*

*

*

Taytak ‘vefalı’ ve ‘çalışkan’

Eski Bakanlarımızdan İsmet Attila’dan sıklıkla işittiğim bir sözdü...

Marifet iltifata tabidir.’

Geçtiğimiz günlerde MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak ile ilgili medyada her zamanki gibi yine olumlu haberler, övgüler yer aldı.

Halkımızın ekseriyeti de kendisinin çalışmalarından memnun.

Marifetli ki, böyle iltifatlar oluyor...

*

Mehmet Taytak’ı çok uzun yıllardan bu yana tanırım.

Ülkücüdür ve Davasına, Partisine, Liderine her zaman bağlı olmuştur.

Vefalı ve çalışkandır.

Bazen kızarım kendisine.

Çünkü yaptığı pek çok hizmeti, desteği kamuoyuna aktarmaz.

Balık bilmezse, halik bilir’ der.

Bu mütevaziliği de takdire şayan elbette.

Ama...

Lüzumundan daha çok mütevazi olmamak gerekli.

Yapılan hizmeti kamuoyu ve seçmenlerinde bilmesinde yarar var.

*

MHP’den söz etmişken...

MHP’nin en büyük problemlerinden birisi İl ve İlçe Teşkilatlarının binaları olmuştur bugüne kadar.

Çok önceleri Genel Merkez binası da parti içi gündeminin ilk sıralarında yer alıyordu.

Çünkü...

MHP zengin bir parti değildir.

Zenginlerin partisi de değildir.

Şöyle bir düşünün...

Geçmiş yılları hatırlayın...

Tanıdığınız ne kadar zengin var ise, ne kadar sanayici var ise, ne kadar varlıklı aile var ise bunların hepsi hangi partilerde yer almışlardır?

Hangi partileri desteklemişlerdir?

Anavatan Partisini, Doğruyol Partisini düşünün.

Daha öncesine giderseniz Adalet Partisini düşünün.

Şimdilere gelirseniz AK Partiyi düşünün.

O bildiğiniz zenginler, sanayiciler, varlıklı aileler hep bu partilerde yer almadılar mı?

Eleştirmiyorum.

Sadece bir gerçeği hatırlatıyorum.

Bizim zenginlerimiz, sanayicilerimiz, varlıklı ailelerin mensupları genellikle hep iktidar partilerini sevmişler, oraları desteklemişlerdir.

Ama MHP gibi, MSP-Fazilet-Refah gibi partilere zenginlerimizin, sanayicilerimizin, varlıklı ailelerimizin ilgisi yok denecek kadar az olmuştur.

Milli Görüş Partilerinin yurt dışından ciddi miktarda maddi destekleri her zaman olmuştur. Her İl için Avrupa’daki bir kentte yaşayan Milli Görüşçü vatandaşlarımız sponsorluk yapmaktadırlar.

MHP’nin böyle bir organizasyonu olmamıştır hiç.

Elbette MHP ve Milli Görüş Partilerine gönül vermiş olan zenginlerimiz, sanayicilerimiz ve varlıklı ailelerimiz yok değildir.

Fakat bunların sayıları iki elin parmaklarını geçmemektedir.

Mesela Afyon için söyleyecek olursak...

MHP’ye gönlünü vermiş olan ve bunu her ortamda söylemekten çekinmeyenlerin başında Kazım Özer, yeğeni Mehmet Özer geliyor ilk aklıma.

ÖNKA İnşaat Ramazan ve Emre Öner.

İscehisar’dan Ümit Çelikten.

Ve diğerleri...

Var elbet sanayicilerden, işadamlarından MHP’ye gönül verenler.

Ama söylediğim gibi iki elin parmaklarını geçmediği aşikar.

Sadece yerel anlamda değil bu söylediklerim.

Ülke genelinde de durum Afyon’dan farklı değildir.

*

İşte bu zenginlerin, sanayicilerin, varlıklı ailelerin partisi olmayan MHP’de her zaman binalar sorun olmuştur.

Genellikle MHP Teşkilat binaları üst katlarda olmuştur.

Çünkü oraların kiraları daha ucuzdur.

Afyon MHP Teşkilatı daha yeni yeni zemin katta bir binaya kavuşmuştur.

Kira ile elbette.

Genel Merkez uzun yıllar sonrasında kendi binasını zorluklar içerisinde yapmıştır, bu sorundan kurtulmuştur ama taşra teşkilatlarından kendi binasına kavuşmuş olan İl-İlçe sayısı çok değildir.

Şimdi...

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak, Afyon Teşkilatının bu sorununu çözmek istiyor.

Bir arsa teminiiçin komisyon kuruldu.

Ahmet Kahveci, Fevzi Kartal, Lokman Çetinaktı.

Bu üç Ülkücü hem arsa temini, hem de inşaat işi ile ilgili çalışmaları yürütecekler.

Güzel bir proje ile MHP’ye yakışacak bir bina...

2021 yılı içerisinde başlanılır ve bir kaç ayda tamamlanabilir.

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak’ın yeni Yönetim Kurulu ile birlikte bunu Afyon’a kazandıracağına inanıyorum.

Haydi MHP’li işadamlarımız.

Ülkücü dostlarımız.

El birliği ile MHP’ye yakışacak bir bina yapılmalı.

MHP Milletvekilimiz Mehmet Taytak bugün 50 bin TL ile kampanyayı başlatıyor.

*

*

*

Akharım’daki seçim...

Akharım Beldemizde Başkan Eşref Ünsal’ın hayatını kaybetmesi neticesinde Meclis içerisinde seçim yapıldı.

Daha önce İstanbul dönüşünde otomobili şarampole yuvarlanan Eşref Ünsal’ın bacağı kırılmıştı.

İki hafta önce de Covid 19 nedeniyle yoğun bakıma alınmıştı Eşref Başkan.

Maalesef kurtarılamadı ve hayatını kaybetti.

Eşref Ünsal’ın defnedilmesinin ardından geçtiğimiz hafta Akharım Belediye Meclisinde ‘Başkanlık’ seçimi yapıldı.

Akharım Belediye Meclisinde Başkan haricinde 9 Meclis üyesi vardı.

Altısı AK Parti, üçü MHP’li.

Seçim öncesinde bazıları MHP’nin aday çıkartacağını düşünmüş olacaklar ki, ‘AK Parti içerisinde birlik olun, yoksa Başkanlığı MHP’ye kaptırırsınız’ bile diyenler olmuştu.

Halbuki...

Cumhur İttifakının ilk anından itibaren MHP hiç bir yerde koltuk sevdalısı bir tutum ve davranış içerisinde olmadı.

‘Önce Ülkem’ diyen MHP, ilk andan itibaren hep bu ilke doğrultusunda hareket etti.

MHP Afyon Milletvekilimiz Mehmet Taytak’ın da kulağına gitti bu sözler.

İncindi...

Bir şeyler diyecekti.

Sonra yutkundu.

Akharım Belediye Meclisindeki MHP’li üyeleri aradı teker teker.

Dedi ki...

Burada seçimi AK Parti kazanmıştı. Şimdi Allah rahmet eylesin AK Parti’li Başkan vefat etti. O’nun yerine bizim aday çıkartmamız hoş olmaz. Bizden kimse aday çıkmasın.AK Parti kimi aday çıkartıyorsa O’nu destekleyin.Bizden aday çıkarsa O’nun istifasını isteriz.

Tamam’ dedi üç MHP’li Belediye Meclis Üyesi.

*

MHP’li Meclis Üyeleri ile konuştuktan sonra AK Parti Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı, dostu Mehmet Özhaseki’yi aradı Mehmet Taytak.

MHP’nin Akharım’da aday çıkartmayacağını söyledi.

Teşekkür etti Özhaseki, MHP’nin bu jesti için.

Veysel Eroğlu ve Ali Özkaya ile de ayrı ayrı görüştü Taytak.

MHP Teşkilatı olarak aday çıkartmayacağız’ dedi.

Hem Bakanımız Eroğlu, hem Milletvekilimiz Özkaya teşekkür ettiler MHP’li Taytak’a.

İşte seçim öncesi bunlar yaşandı.

*

Akharım küçük bir yerde olsa seçim öncesi kulisler oldu.

AK Parti’nin tek aday ile Başkanlık seçimine gireceğini düşünenler yanıldılar.

Altı Meclis Üyesinin dördü de aday oldu.

Hepsi de MHP’li Meclis Üyelerinin oylarını alabilmek için türlü taklalar attılar.

AK Parti Teşkilatı Meclis Üyesi İrfan Atasoy’un aday olarak çıkmasını ve O’nun desteklenmesini istedi.

Ama AK Partili üyelerin bazıları bu ‘talimat’ı dinlemedi.

MHP’li Bünyamin Altın’da baktı ki AK Parti tek aday ile girmiyor seçime, ‘Bende varım’ dedi.

Aday oldu.

Sonuçta kazanan AK Partili Süleyman Kaynak oldu.

*

Ne AK Parti Teşkilatının dediği oldu, ne de MHP’den hiç bir kişinin aday olarak çıkmamasını isteyen ve o sözü üç Meclis üyesinden de ayrı ayrı alan Taytak’ın dediği oldu.

MHP şimdi Meclis Üyesi Bünyamin Altın’ı disiplin kuruluna sevk ediyor ihraç talebiyle.

Bakalım AK Parti ne yapacak?

Teşkilata rağmen seçimi kazanan Süleyman Kaynak’ı partisinden ihraç edebilecek mi, yoksa sineye mi çekecek bu durumu?

Bir bilgi daha paylaşalım.

AK Parti Teşkilatına rağmen aday olup seçimi kazanan Süleyman Kaynak, AK Parti İl Genel Meclis Üyesi İbrahim Kaynak’ın akrabası.

AK Partinin sergileyeceği tutum merak ediliyor.

MHP gibi dik durabilecek mi?

Teşkilatın kararı şahıslardan, makamlardan daha önemlidir denilebilecek mi?

Bekleyip göreceğiz.

Yeni İl Başkanımız Hüseyin Uluçay içinde bir mihenk taşı olacak bu gelişmeye karşı takınacağı tavır.

*

*

*

Erbakan Hoca’dan...

Dün Bakanımız Veysel Eroğlu gönderdi.

Her sözü, her hareketi, her mesajı aradan yıllar geçse bile güncelliğini koruyan ve çok şey öğreten Rahmetli Necmettin Erbakan Hocamızdan...

*

Bir restaurantta misafiriyle yemek yedikten sonra tabağındaki ekmek kırıntılarını parmağıyla toplarken (Medresede ekmek kırıntılarını toplamadan sofradan kalkılmaz) Restaurant sahibi şaka ile karışık;

Hocam siz zahmet etmeyin bizim bulaşıkçımız var’ demiş.

Bunun üzerine Hoca muhteşem cevabı verir...

Sağolasınız, sizin bulaşıkçınız vardır ama, biz Resulullah’ın bulaşıkçısıyız.’

*

*

*

Günün sözü...

Her bulutta bir ışık vardır.

*

*

*