Kıyamet Saati, küresel tehditleri sembolik olarak göstermek amacıyla Manhattan Projesi’nden bilim insanları tarafından tasarlandı. Başlangıçta gece yarısına 7 dakika kala ayarlanan saat, 1949'da nükleer savaş riskinin artmasıyla 3 dakikaya çekildi, 1991’de ise Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle 17 dakika geri alındı. Ancak son yıllarda küresel krizlerin artışı, saatin yeniden ileri gitmesine neden oldu.
2024’te Küresel Krizler Derinleşti
Atom Bilimcileri Bülteni, 2024’teki gelişmelerin Kıyamet Saati’nin ileri alınmasında önemli bir etken olduğunu vurguladı. Bu yıl, küresel sıcaklıkların sanayi öncesi döneme kıyasla ilk kez 1,5°C’yi aşarak tarihin en sıcak yılı oldu. Ukrayna’daki savaşın üçüncü yılına girmesi, Orta Doğu’daki çatışmaların tırmanması ve nükleer silaha sahip ülkelerin arsenallerini genişletmesi, dünya genelindeki güvenlik tehditlerini artırdı. Ayrıca, yüksek derecede bulaşıcı kuş gribi virüsünün (HPAI) yayılması, yeni bir küresel salgın riskini gündeme getirdi.
Yanlış Bilgi ve Yapay Zeka Tehditleri Büyütüyor
Bilim insanları, yanlış bilgi yayılımı ve yapay zekanın kötüye kullanımının da küresel riskleri artıran faktörler arasında olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle yapay zeka destekli dezenformasyonun, bilimsel gerçekleri göz ardı eden liderleri cesaretlendirdiği belirtiliyor.
Raporda, ABD, Çin ve Rusya'nın nükleer güçleriyle dünyayı yok etme kapasitesine sahip olduğu ve bu ülkelerin tehditleri azaltma sorumluluğu taşıdığı vurgulandı.
Uzmanlardan Uyarı: Hala Zaman Var
Bazı uzmanlar, Kıyamet Saati’nin sembolik bir araç olduğunu ve zamanın keyfi olarak ayarlandığını savunsa da, Atom Bilimcileri Bülteni, bu uyarının korkutmak değil, aksiyon almak amacı taşıdığını belirtiyor. Kolombiya’nın eski Devlet Başkanı ve Nobel Barış Ödülü sahibi Juan Manuel Santos, Kıyamet Saati’nin ibresini geri çevirmek için hala zaman olduğuna dikkat çekerek, "Her saniye önemlidir. Öyleyse, her saniyeyi akıllıca kullanalım" ifadelerini kullandı.