Sevgili okurlar,
Sizler bu yazımı okurken, ben Kazakistan’ın eski başkenti Almatı’ya “günaydın” diyeceğim...
Zira, Brüksel’den başlayan yolculuğum, İstanbul üzerinden Almatı’yı içeriyor...
Diyeceksiniz ki, “daha Türkiye’ye tatile gelmeden”, Kazakistan’da ne işin var?
Haklısınız?
Bu yıl leyleği de, havada görmedik!
Torunum Lena ile kardeşi Okan, çok sevdikleri kadim dostları “Charli’yi”(Can dostu bir canlı) bana emanet bırakıp, İzmir Kuşadası’na tatile gittiler.
Ama, ne tatil?
Bir nevi, "kuzenlerin buluşmasına” vesile olan bu tatil adresi, elbette kadim dostum, Sakarya Hendekli Tacettin Bey’in Genel Müdürlüğü’nü yaptığı Korumar Otel...
Öyle “Korumar” gibi lüks otellerde, artık orta kesimin tatili, bu ücretlerle inanın hayal!
Kimi on gün, kimi üç gün, kimi dört gün tatil bütçesi ayırarak, bu yılı böyle geçiriyor!..
Elbette, insanımız için, üzülmeden edemiyoruz?..
Televizyonlara bile yansıyan haberlerde, “bırakın tatili, sinemaya, tiyatroya gitmeyi” bile  unutanlar var!..
Bakınız, Kazakistan’a gidiyorum...
Daha neden gittiğimi açıklamadan, Türkiye, insanımız ile dertlenmeden edemiyoruz!

PARAN PUL OLURSA?
Türkiye ve insanımızın bu hallere düşeceği, kimin aklına gelirdi?
Ücretlere zam yapıldı ama, ya  piyasa, fiyatlar?
Bir de, üzerine vergi yükü bindirildi!
Haydaaa!
Hadi çık işin içinden?
Bu sistem altta kalanın canı çıksın türden bir sistem de değil, toptan iflas gibi bir şey?
Adı konmuş bir maaşın var ama, alım gücü yok!
Zira, paran pul olmuş!
“Ülkeyi uçuracaklarını” söyleyenler, gerçekten hedefi tutturmuşlar!
Ne diyelim, canları sağ olsun!
Türkiye, insanımız, bu girdaptan da bir şekilde çıkar!
Baksanıza, katar katar yollara düştük, para arıyoruz!
Niye mi?
Seçim sonrası, bir enkazla karşılaşan, yeni seçilmişlerin elinde patladı, her şey?
Neyse, Kazakistan meselesine geri dönelim...

YILMAZ BAŞKAN İLE
Daha önce; “Türkiye Gazeteciler Federasyonu(TGF)” şemsiyesi altında Kazakistan’ı ziyaret etme imkanı buldum.
TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca ve arkadaşları, muazzam bir iş başardılar... Bu sayede, hem Kazakistan’ı, hem de Kırgızistan’ı velhasıl ata topraklarını gördük, hüzünlendik, hasret giderdik...
Hele de, Türkistan?
Hoca Ahmet Yesevi Hazretleri'nin, huzurunda olmak da vardı ya?
Anlatırım bir vesile ile..
Kazakistan, gelişmeye açık ama; diğer Türk Cumhuriyetleri gibi sorunlu ülke...
Kazakistan’da,  “içinde bulunduğu çıkmazlardan, bir şekilde çıkmak, sıyrılmak” istiyor...
Bu konuda herkes seferber...

KAZAKİSTAN’IN GÖNÜL ELÇİSİ?
Ama yıllarca süren esaretin izlerini silmek öyle kolay mı ki?
“Kazakistan Türkçe Medya Birliği Başkanı Naziya Bissenova”, Avrupa ülkelerinden birer gazeteciyi “ 1.Uluslararası  Medya ve Turizm Formu’na” davet edilmesinde öncülük yaptı.
Ülkesi, insanı ve kurumları adına Naziya Bissenova, harıl harıl çalışıyor...
Muhteşem bir enerjisi var...
Ciddi, disiplinli ve iğneden ipliğe çok da seçici...
Kazakistan’ın, "gönül elçisi” sanki!..
Bence, daha da öte!..
Kazakistan’ı yurtdışında “bir elçi  olarak” temsil edecek kabiliyette Naziya Bissenova...
İnşalllah, birgün o da olur...
Tekrar organizasyona gelecek olursak...
“Devletin himayesinde, Almatı Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilecek, bu forma”, çeşitli Avrupa ülkelerinden, Türkiye’den de katılımcılar var...

MEDYA VE TURİZM FORMU
21-22 Temmuz 2023 Tarihleri arasında düzenlenen, “1. Uluslararası Medya ve Turizm Formu’na” katılmak için, yola çıktım...
Uzun bir yolculuk olacak ya, “Kazakistan için, oradaki hemvetenler için, kardeşlerimiz için, dostlarımız için buna değer” doğrusu...
Kazakistan, “zenginliklerini, turizm potansiyelini ve ülkenin, dünyanın her köşesinde tanıtılması için, tekrar düğmeye” bastı.
Ülkede yaşanan, " o tatsız olaylar”, çok gerilerde kaldı.
Dünyanın, çeşitli noktalarından gelen medya mensubu arkadaşlarımız, meslektaşlarımız yanında, turizmci, girişimci, yani sektörün öncüleri ile de buluşacağız.
Anlayacağınız, iki gün Kazakistan’ı, Almatı’da konuşacağız...
Tarihi yerleri, önemli sarayları gezeceğiz, Kazakistan hakkında bilgileneceğiz...

KİM, ÜLKESİNİ TANITMAK İSTEMEZ?
“Herkes ülkesini tanıtmak, dünya pazarlarına açılmak, bu pazarlardan pay almak, milli geliri yükseltmek, insanının ufkunu  genişletmek, yeni istihdam alanları yaratmak” istemez mi?
İşte Kazakistan, “böyle bir yola, böyle bir proje ile” çıkıyor...
“Bizler, Kazak dostları olarak, böyle önemli projelerde, onların yanında olmayacağız da nerede, ne zaman” olacağız?..
Tebrikler Kazakistan, tebrikler!..
Yolunuz açık olsun!