Hz. Ömer’in der ki “Kişinin dostu; aklının kılavuzudur.” İnsan kendisine değer veren vefalı insanlarla dost olmalı her daim…

Elbette ‘’ Hatasız kul olmaz’’ ama artniyetli olmadığı sürece kırgınlıklar her zaman telafi edilmelidir. Hayallerini, umutlarını, hedeflerini gerçekleştirirken sana destek veren, seni yüreklendiren ve aynı değerlere sahip insanlarla dost olmak güzeldir.

Gerçek dostlar hayatın sigortası gibidir. Sizi üzenler ve mutsuz edenler gerçek dost değildir. Hayat, yanlış insanlarla harcanacak kadar ucuz değildir. Bir kişi, ilişkilerinde, hep sosyal statüsüne sığınıyorsa, "karakter kıtlığı" yaşıyor demektir. Karakteri kıt insan, dostluğun değerini bilemez.

Dost dediğin yüreği temiz iyi günde, kötü günde hep yanında olandır. Şayet dostlarının fikirleri kirliyse, senin “kalbin ve fikirlerin” ne kadar temiz olursa olsun, er ya da geç senin de kalbin ve fikirlerin kirlenir.

Doğru yolu yanlış insanla yürürsen, yolunu da doğrunu da kaybedersin. İşte bu yüzden bir dostta ne aradığını iyi bilmen gerekir. Kimi niçin sevdiğini bilmiyorsan, sevginin ne anlamı olur.

Fedakarlığı, iyiliği, merhameti, sevgiyi istismar eden kişi ile dost olunmaz. Vefa, sadece "asil ruhlu" insanlarda bulunan bir özelliktir. Kendisine yapılan bir iyilik karşısında, teşekkür etmeyen ve kendisinin yaptığı hatadan dolayı, özür dilemeyen insanlardan uzak durmalısın.

Kibirli ve egolu insanlar ruhen hastadır. “Karlı bir gece vakti uyandıracağın” dostlar bulmalısın kendine. Kendisini beğenmiş ve insanlara tepeden bakan insanların hayata katabileceği lezzet yoktur. Dost seçmesini bilmeyenin, “keşkesi, ah vahı” bol olur.

Ne diyor Aşık Veysel; ‘’ Dost dost diye nicesine sarıldım, Benim sadık yârim kara topraktır’’ Ve yine Ulu bilge Tebrizli Şems ne güzel söylemiş; “Biri gelir seni sen eder, biri gelir seni senden eder.” Unutma; güvenine layık olmayan, sevgine de layık değildir.

İnsanın gerçek değerlerini; sözü değil, davranışı gösterir. Çapsız insanlarla birlikte olmak, insanı zihinsel olarak çoraklaştırır, ufkunu daraltır, Onun için, bizi soylu ve onurlu duygu ve  düşüncelerle tanıştıracak, çaplı dostlar arayıp bulmalısın.

Arifle oturan, arif kalkar. Cahille oturan, cahil….

Dost dediğin ayağını kaydıran değil, kaydığında seni yerden kaldırandır. Gerçek dost düştüğünde sana yardım eden değil, Seni düşürmemek için düşmeyi göze alan kişidir.

 

Hayrettin GÜZBEY