Gazetecilikte en konforlu iş, köşe yazarı olmak.
Evde soba başında kaloriferin yanında ya da yazın balkonda serin yerde ahkâm kesebiliyorsun.
İstediğin konuda düşüncelerini yazabiliyorsun.
Hele suya sabuna dokunmazsan kenardan kenardan gidiyorsun.
Günümüz ortamında oturduğun yerden habere ulaşmakta çok kolay.
Hele elektronik postalarımıza her zaman dosyalar geliyor.
Bunların birçoğunu yazmıyoruz.
Ancak ilgili yerlere ulaştırıp mutlaka takip ediyoruz.
Uygun olanlarını köşemize taşıyoruz.
Ben gazetecilikte yeni sayılırım.
Profesyonel olarak dört yılı geride bırakmama rağmen hala kendimi amatör gazeteci adayı olarak görüyorum.
***
Çocukluğumuzda “Türkiye Çocuk Dergisi” alırdık.
Oradan fotoğraflı bir muhabir kartı vermişlerdi.
Dergiye haberler yazmaya çalışırdık.
İlk yazdığım haber de sınıfımızda iki farklı saksıda yetiştirdiğimiz buğdaylarla alakalı bir konuyu ele almıştım.
Buğdayları yetiştirdiğimiz saksılardan birinde suni gübre vardı.
Gübreli saksıdaki buğdaylar erken sarardı ve çürüdü.
Gübresiz saksıdaki buğdaylar ise yemyeşil ve taneliydi.
Bazen gazeteciler saksıların etiketlerini değiştirip gübrenin daha verimli olduğunu yazabiliyor.
Buna yanıltma haber (Dezenformasyon) diyoruz.
Ben bunu yapmadım.
Bir avuç gübre aldığım Zirai Donatım Kurumu Müdürü komşumuz Şükrü Amcaya durumu anlattım.
Onun verdiği bilgiye göre gübreyi gereğinden çok fazla atmışız ve mahsul bu sebeple yanmış.
Ben de haberi buna göre yazmıştım.
***
Gazeteciliğin en zor alanı bence muhabirlik ve haber yazma,
Özellikle günümüz de gazeteciler en çok baskı gören meslek grupları arasında.
Bu dönemde mimiklerinden ceza alabiliyorsun.
Yaptığın haberden aylarca cezaevinde kalıp sonunda ceza almayabiliyorsun.
Yazdığın haberden suç çıkaramayanlar sosyal medya paylaşımlarından bir şeyler buluyor.
Reklam ve resmi ilanlarda haksızlığa uğrayabiliyorsun.
Muhabirler karda kışta soğukta sıcakta koşturur.
Son model araba ile giden haberi külüstür bir araba ile kovalarsın.
Yemek ve uyku düzenin olmaz.
Düğününe cenazene gidemezsin.
Hastalanırsın kendini ihmal eder doktora gitmezsin.
Yeri gelmişken Kanal 3 Muhabiri Mustafa Bayer kardeşim bir operasyon geçirdi kendisine şifalar diliyorum.
Genç yaşta varis olması da sanırım meslek hastalığı.
Kamerayla saatlerce ayakta kalmak haber peşinde koşturmak kolay iş değil.
***
Buradan bana gelen bir talebi de yazmak istiyorum.
Paşa Cami’si günümüzde yapılan en güzel camii.
Sebep olanlardan Allah razı olsun.
Cenazelerin büyük çoğunluğu buradan kalkıyor.
Şehir trafiği içinde çok rahatlatıcı oldu.
Burada cenaze namazı kılınan bölümü yağıştan ve güneşten koruyan şemsiyeler yapılması talep ediliyor.
İlgililer bu talebe inşallah kulak verir.
Olmuyorsa da sebebini anlatırlar buradan yazabilirim.