DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Afyonkarahisar’da gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında açıklamalarda bulundu. Şehrin önde gelen siyasi temsilcileriyle kahvaltı programında bir araya gelen Babacan, hem yerel hem de ulusal gündeme ilişkin değerlendirmeler yaptı.
Afyonkarahisar’daki İkbal Restoran’da düzenlenen kahvaltılı toplantıya DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, DEVA Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Alper Kocatürk, Gelecek Partisi İl Başkanı Niyazi Ertaş ve Saadet Partisi İl Başkanı Beytullah Karataş katıldı.
"AFYONKARAHİSAR’I ÇOK SEVİYORUM"
Toplantısı sonrası konuşan Ali Babacan, Afyonkarahisar’ı çok sevdiğini ve burada olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Babacan, Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi gerektiğini belirterek, Afyonkarahisar’ın da bir deprem bölgesinde yer aldığını hatırlattı:
“Afyon deprem kuşağında yer alan bir ilimiz. Son dönemde Kütahya’da yaşanan sarsıntılar da gösterdi ki, risk her zaman mevcut. ‘Kaza geliyorum demez’ derler; deprem de ne zaman olacağını bilemediğimiz bir gerçek. Bu konuda hem merkezi hem yerel yönetimlerin çok hızlı ve koordineli bir şekilde harekete geçmesi şart.”
"DEPREM VE DON FELAKETİ BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLMELİ"
Babacan, konuşmasının devamında sadece deprem değil, aynı zamanda geçtiğimiz günlerde Afyonkarahisar’da etkili olan don felaketine de dikkat çekti:
“Don felaketi sadece Afyonkarahisar’da değil, birçok ilimizde hissedildi. Ancak burada etkisi daha yoğundu. Hükümetin henüz açıklanmış somut bir çözüm planı yok. Hasar tespit çalışmaları hızla tamamlanmalı. Çiftçimizin devlete ve Ziraat Bankası’na olan borçları en az iki yıl ertelenmeli. Ayrıca yeni kredi imkânları ve doğrudan devlet desteği sağlanmalı.”
"SİYASİ KUTUPLAŞMA, YEREL HİZMETLERİ AKSATIYOR"
Türkiye'deki siyasi kutuplaşmayı da eleştiren Babacan, bu durumun yerel yönetimlerin çalışmalarını zorlaştırdığını belirtti: “Türkiye’de siyaset o kadar kutuplaşmış durumda ki, hükümet ve belediyeler arasında işbirliği kurulamıyor. Deprem gibi bir konuda bile birlik olunamıyorsa, ne zaman olunacak? İktidar ve muhalefet el ele vererek bu meseleleri çözmeli.”
Babacan, Türkiye’de artan tutuklu sayısına ve hukukun siyasallaşmasına da değinerek şunları söyledi: “2002’de cezaevlerinde 100 bin kişi varken bugün bu sayı 400 bini geçti. Yeni cezaevleri inşa ediliyor. Bu durum yargı sistemimizin geldiği noktayı gösteriyor. Ayrıca Sayın İmamoğlu ve CHP hakkında gündeme getirilen iddiaların zamanlaması siyasi operasyon izlenimi veriyor. Türkiye artık hukuksuzluklarla anılmamalı.”
"ÇÖZÜM SÜRECİ ŞEFFAF VE SAĞLIKLI YÜRÜTÜLMELİ"
Babacan, yeniden gündeme gelen terörle mücadele ve olası çözüm süreci hakkında da konuştu: “Bu süreç şeffaf yürütülmeli. Umarım aksaklık yaşanmaz. Terör meselesi Türkiye'nin yakasını bırakmalı. Ama aynı zamanda hak ve özgürlükler konusunda da somut adımlar atılmalı. Türkiye sadece güvenlik değil, adalet ve özgürlükler temelinde kalkınabilir.”