Yaşı ELLİ’ nin üstünde olanlar gayet iyi hatırlar. Seksenin üstünde olanlardan bazıları ise akli melekelerini kaybettiklerinden hafızai beşer Şaşar olmuşlardır.
Her neyse unutulan ne varsa biz hatırlatmaya başlayalım da, böylece Z kuşağı dediğim genç nesil de hayatın her dakikasının kıymetini bilsin. 12 Eylül’e Ülkücüler Kahpe devran derler ve oldukça haklıdırlar.
Çünkü Hakkın ve hukukun çiğnendiği, Adaletin asla tecelli etmediği bir dönemdir.’’12 Eylül askeri darbesinin yapılması için şartların oluşmasını bekledik’’ diyen Kenan Evren’in şartlar oluştuktan sonra neler yaptıklarına şöyle bir göz atalım isterseniz…
Mesela; 650 bin kişi gözaltına alındı,1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı. 7 bin kişi için idam cezası istendi.517 kişiye idam cezası verildi. Bunlardan 50 kişi idam edildi
300 kişi kuşkulu bir şekilde faili meçhul olarak öldü. 171 kişi hapishaneler de veya nezarethaneler de işkencelerden öldü. 14 kişi açlık grevinde öldü, 16 kişi “kaçarken” vuruldu. 95 kişi çatışmada öldü. 43 kişinin intihar etti.
Gözaltına alınanlardan 98 bin 404 kişi “örgüt üyesi olmak” suçundan yargılandı. 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı. 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı. 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu.
Kamuda görevli 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi. 400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis istendi. Gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 31 gazeteci cezaevine girdi. 300 gazeteci saldırıya uğradı.
Derneklerin, partilerin, Türk-İş dışındaki sendikaların faaliyeti durduruldu. Varlıklarına el konuldu. Yaklaşık 5000 akademisyen kadarı görevden alındı Belediye başkanları görevden alındı, yerine sıkıyönetim atama yaptı.
Sendikalaşma kaldırıldı, çalışanların kıdem tazminatı gibi kazanımları daraltıldı, ücretler ve sosyal haklar budandı, grev hakkı yasaklandı.
Fetö, cemaat, tarikat ve CIAsal İslamcıların önü açıldı.Fethullah, Kenan Evren'e teşekkür etti ve şefaatçisi olacağını söyledi. Hatta bugün kü Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan Kenan Paşa’ya’’ Keşke sizin zamanınızda Belediye Başkanı olsaydım. İstanbul’u birlikte uçururduk’’ dedi.
Velhasıl 12 Eylül tarihe karar bir leke olarak kabul edilen vicdanını Adaletsizliğe mahkum etmiş bir darbedir.
Allah bir daha bize o kara günleri yaşatmasın.
