ODAK bugün 26 kuruluş yılını tamamladı ve 27 yıla adım attı.
Ben de Odak’ın kuruluşundan kısa bir süre sonra ODAK ile beraber yol almaya başladım. Muhabirlik, haber müdürlüğü, köşe yazarlığı, Yazı İşleri Müdürlüğü ve Genel Yayın Yönetmenliği…
Bu süre zarfında binlerce haber, bir o kadar köşe yazısı ve yüzlerce röportajın altına imzamı koydum.
ODAK’ta gazetecilik yapmak benim için her zaman bir gurur vesilesi oldu. Afyonkarahisar’ın gündemini belirleyen, hatta Türkiye’nin gündemine oturan haberler yaptık. Kentin nabzını tutmayı her zaman başardık. Yazmaktan, düşünmekten, eleştirmekten korkmadık…
İçinde bulunduğumuz süreçte basınının yaşadığı kalem körlüğü ne yazık ki yaygın ve yerel yayın organlarını da etkisi altına almış durumda.
Kalemi kör olan bir toplumun algıları kapanır, görüş mesafesi kısalır, farklı düşüncelerin oluşturduğu renkler bir bir kaybolur.
Basın sektöründe yaşanan genel kısırlaşmanın içinde ODAK duruşundan ve ilkelerinden taviz vermemek adına tüm çabasını göstermiştir ve halen göstermektedir.
George Orwell’ın “Gazetecilik, başkasının yayımlamak istemediğini yayımlamaktır. Onun dışında herşey halkla ilişkilerdir” sözü benim gazetecilik anlayışımın özetidir.
Bugün, bu ülkede gazetecilik kisvesi altında bir takım isimler halkla ilişkiler faaliyetlerini sürdürürken biz yayınlanması istenmeyen gerçekleri yayınlamaya devam edeceğiz. Mesleğimizin ilkelerine, toplulumuzun bugünü ve yarınına borcumuzdur bu…
Gazetemize bugüne kadar emek vermiş ve halen emek vermekte olan tüm arkadaşlarıma teşekkürlerimle, nice yıllara ODAK…