DEM Parti Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ'ın içerisinde bulunduğu araçla Ankara'dan Ağrı'ya geldikten sonra sınır kapısında yakalanan 2 kadın hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
DEM Parti Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ'ın içerisinde bulunduğu araçla Ankara'dan Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesine geldikten sonra sınır kapısında yakalanan ve terör örgütü PKK/KCK bağlantılı olduğu öne sürülen 2 sanık hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
"Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yakalama kararı bulunan Hazal Karabey (28) ve kayıp olarak aranan Ronayi Tunç'un (23) 3 Ekim 2023'te Gürbulak Sınır Kapısı'nın tır parkında yakalanması üzerine Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma tamamlandı.
Ağrı 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, milletvekili Bozdağ'ın şoförü Yücel Narin (43), Karabey ve Tunç tutuklu, Bozdağ'ın danışmanı L.K. (42) ise tutuksuz sanık olarak yer alıyor.
Doğubayazıt merkezindeki kent güvenlik yönetim sistemi ve iş yeri kameraları üzerinde yapılan araştırmaya ait inceleme ve tespit tutanağına yer verilen iddianamede, sanıklar Tunç ve Karabey'i taksi durağına getiren siyah renkli aracın tespitine yönelik çalışmada, aracın "Halkların Demokratik Partisi Genel Merkezi" adına kayıtlı olduğunun değerlendirildiği, 3 Ekim 2023'te Doğubayazıt-Iğdır kara yolu üzerindeki benzin istasyonu kamerasında araçtan inen kişilerin 28. dönem milletvekili Bozdağ ve şoför Narin olduğunun tespit edildiği belirtildi.
SANIKLAR ÇELİŞKİLİ İFADELER VERDİ
İddianamede ifadesine yer verilen Tunç, İstanbul'da ailesi ile ikamet ettiğini, tartışma sonucu bir gece eve gitmediği için hakkında kayıp başvurusunda bulunulmuş olabileceğini anlattı.
Seçim çalışmalarında tanıdığı Karabey ile evi terk ettikten sonra gezmeye karar vererek yola çıktıklarını ileri süren Tunç, "2 Ekim'de İstanbul'dan otostop çekerek Doğubayazıt'a kadar geldik. Sorduğunuz araca hatırladığım kadarıyla Ankara'yı geçtikten sonra otostop çekerek bindik. Araçtakilerin kim olduğunu bilmiyordum. Erkek oldukları için yol boyunca çok fazla konuşmak istemedik. En son inerken bize milletvekili olduğunu söyledi. İstanbul'dan ailemle tartışmam ve işsiz olmam nedeniyle gezmek amacıyla ayrıldım." ifadelerini kullandı.
Sanık Narin ise Yeşil Sol Parti Meclis Grubu'nda şoför olarak çalıştığını, yalnızca Meclis Grubu'ndan görevlendirme üzerine milletvekillerine şoförlük yaptığını söyledi.
Bozdağ'ın 2 Ekim'de Ağrı seyahati için sözlü olarak görevlendirildiğini belirten Narin, şunları anlattı:
"Vekil Heval Bozdağ ile iki kadın geldi. Yeşil Sol Parti gençlik yapılanmasının Ağrı çalışmaları için bizimle seyahat edecekleri söylendi. Hazal ve Ronayi'yi tanımıyorum. 3 Ekim'de Ağrı'ya geldiğimizde araçtaki iki kadının Doğubayazıt'a gitmeleri gerektiğini söylediler. Vekilimiz Heval Bozdağ, şahısları Doğubayazıt'a götürmemi istedi ve hep birlikte gittik. Şahısları akşam saatlerinde Doğubayazıt merkeze bırakarak vekil Heval Bozdağ ile Ağrı'ya döndük. Şoför olarak verilen görevi yaptım. Vekilimiz Heval Bozdağ'ın söylediği şekilde iki kadını Doğubayazıt'a götürdüm. Kadınların kim olduğunu ve PKK/KCK ile bağlantılarını bilmiyorum."
Sanık L.K. da diğer sanıkları tanımadığını öne sürerek, "Heval Bozdağ beni arayarak çay içmeye geleceğini söyledi. 3 Ekim'de Yücel, Hazal ve Ronayi ile ikametime geldiler ve Ağrı ile Doğubayazıt'ta siyasi gençlik çalışmalarında bulunmak üzere geldiklerini söylediler. Evimde çay ve yemek ikram ettim. Bu sürede PKK/KCK eylem ve faaliyetleri hakkında herhangi bir konuşma yapmadılar." diye konuştu.
L.K'ya ait telefon ve sim kart incelenmesinde PKK elebaşlarından Murat Karayılan ile kimliği tespit edilemeyen ve silahlı terör örgütü üyesi olduğu değerlendirilen birine ait fotoğraf tespit edildiği belirtilen iddianamede, sanıklar ile birlikte araç bulunan Bozdağ'ın Yeşil Sol Parti 28. dönem milletvekili olduğu ve dokunulmazlığı bulunduğu anlaşıldığından hakkında ayrı bir soruşturma yürütüldüğü bildirildi.
SAVUNMALARINA İTİBAR EDİLMEDİ
Kolluk fezlekesi, tutanaklar, tanık beyanı ve kamera görüntüleriyle sanıkların verdiği ifadelerin çelişkili ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu ifade edilen iddianamede, Tunç'un "Ailesiyle tartıştığı için evini terk ettiği ve Karabey ile gezmek için otostop çekerek Doğubayazıt'a geldiklerini" beyan ettiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
"Bahse konu araca otostop çekerek bindiklerini ve araçtakileri tanımadığını beyan etmişse de şoför Yücel'in (Yücel Narin) ifadesinde Ronayi ve Hazal'ın milletvekili Heval Bozdağ ile geldiklerini ve şahısları Doğubayazıt'a bıraktıklarını beyan ettiği, L.K'nin beyanında Ronayi ve Hazal'ın milletvekili Heval Bozdağ ile ikametine geldiklerini ve siyasi faaliyette bulunacaklarını söylediklerini beyan ettiği, bu itibarla sanıkların verdikleri savunmaların suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilerek itibar edilmedi. Sanıklar Ronayi ile Hazal'ın PKK/KCK'ya katılım yapmak üzere Yücel'in sevk ve idaresindeki araçla Ağrı'ya geldikleri, burada L.K'nin ikametinde bir süre geçirdikten sonra yine aynı araçla Doğubayazıt'ta bırakıldıkları ve daha sonra Gürbulak Sınır Kapısı istikametine gittikleri anlaşılmıştır."
Batman Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında teslim olan örgüt üyesi Ö.T'nin beyanında, "eylemlere ve etkinliklere katıldığını" bildirerek, teşhis ettiği Tunç hakkında, PKK/KCK'ya üye olma suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma yürütüldüğü belirtildi.
Karabey hakkında ise İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi ve Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinde PKK/KCK'ya üye olmak suçundan kovuşturmaların yürütüldüğü kaydedildi.
İddianamede, sanıklar Hazal Karabey ve Ronayi Tunç'un "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan, Yücel Narin ve L.K'nin ise "Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
DEM Parti Ağrı Milletvekili Heval Bozdağ hakkında "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçunu işlediği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan fezleke, 18 Ekim 2023'te Adalet Bakanlığına gönderilmişti.