Büyük Taarruz'un 101. yıl dönümü kutlamaları kapsamında Afyonkarahisar'ın Şuhut ilçesindeki Atatürk Evi'nin önünde düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, milli mücadelenin çok zor şartlar altında ve imkansızlıklara rağmen başarıya ulaşıldığını vurguladı.
Yılmaz, "İman varsa, irade varsa Allah'ın izniyle imkan da vardır. Biz her zaman buna inanıyoruz. Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinde, bu anlayışla hareket ederek hayali dahi kurulamayan nice başarıya nice zafere de imza attık. Bir yandan geçmişteki ihmallerin telafisini gerçekleştirirken, diğer yandan hak hukuk adalet ve özgürlük alanlarında milletimizin mağduriyetlerini giderecek reformlar yaptık. Böylece ülkemizin potansiyelini en üst seviyede kullanabilen bir yere getirdik. Özellikle geçmişte yaşadığımız tecrübelerden dersler çıkararak savunma sanayi ürünlerinin tasarımında ve üretiminde tam bağımsızlık yolunda ilerliyoruz” dedi.
‘“SİZE VERMEYİZ!” DİYORLARDI’
Bundan 20 yıl önce savunmada kullanılan ürünlerin yüzde sekseninin ithal edildiğini söyleyen Yılmaz, bu oranın bugün yüzde yirmilere kadar gerilediğinin altını çizdi.
Yılmaz,”Yani tabloyu tam tersine çevirdik. Artık yüzde 80'li yerli ve milli olarak üretiyoruz. Sadece yüzde yirmi oranında bir dışa bağlılığımız kaldı onu da yıl yıl azaltmaya devam ediyoruz. Sanayi sektörü üç bine yakın firması ve 80 bine aşkın çalışanıyla ülkemiz ekonomisine en yüksek katkıyı veren sektörlerin biri haline gelmiştir. Geçmişte paramızı vererek bir takım ülkelerden insansız hava araçları istediğimiz zaman, “Size vermeyiz” diyorlardı. Kötü ev sahibi kiracıyı ev sahibi yaparmış. Biz de bu geçmiş tecrübelerden dersler çıkararak çok önemli hamleler yaptık. Cumhurbaşkanımızın iradesiyle son 20 yılda öyle bir yere geldik ki, artık biz başkalarından istemiyoruz. Tam aksine savunma sanayi ürünleri ihraç eden bir ülke statüsüne kavuştuk. 20 yıl önce sadece 200 küsür milyon dolar ihracat yaparken, savunma sanayi ihracatını katlediyorum. Bu yıl sonu itibariyle beklentimiz 6 milyar dolar ihracattı. Savunma sanayinde sadece 6 milyar dolar ihracat tahminimiz var. 2028 yılında ise 10 milyar doları aşan bir savunma sanayi ihracatını bu ülke başaracak İnşallah. Böylece kırk yılı aşkın süredir devam eden terörle mücadele hareketlerimiz olmak üzere Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı operasyonları icra edilmiş, ülkemizin hak ve menfaatleri doğrultusunda sınırlarımız içinde ve dışında büyük başarılar sağlamıştır” diye konuştu.
“KARDEŞ ÜLKELERİMİZİN YANINDAYIZ”
Yılmaz, “Bu Savunma sanayindeki kabiliyetler olmasa Suriye'de, Kafkaslar’da, Libya'da, Akdeniz'de yürüttüğümüz mücadelelerin ne ölçüde yürütülebileceğini takdirlerinize bırakıyorım. Sınırlarımızı kuşatmak için kurulan senaryoları büyük taarruzdaki o kararlılıkla yırtıp attık. Ülkemize yönelik çifte standartları ve hakkaniyetsiz yaptırım tehditlerini de milli mücadeleyi ruhuyla yıkıp geçtik. 101 yıl önce Afyonkarahisar'da ne dediysek, 101 yıl sonra bugün aynı yerde bir kez daha tekrar ediyoruz. Bayrağımıza, bağımsızlığımıza, vatanımıza uzanan ellere geçit vermeyiz. Kendi güvenlik ihtiyaçlarını karşılamamızın yanı sıra, Can Azerbaycan'dan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne, Libya'dan, Pakistan'a dost ve kardeş ülkelerinde yanındayız. Daha geçtiğimiz haftalarda Pakistan'a gittim ve Milgem Gemimizin denize indirilişini Pakistan başbakanıyla birlikte gerçekleştirdik. Gerçekten gurur duymamak mümkün değil” ifadelerini kullandı. >>HABER: NURBANU SOY
#odakgazetesi #afyonkarahisar #taarruz #cevdet #yılmaz #şuhut #büyüktarruaz #güncel #gündem #kübragüranyiğitbaşı