Dün sizlerle,”bir siyasi hasbihal” yaptık..
Aslında, ”bu hasbihallerimiz, günlük, haftalık, aylık olduğu kadar, yıllık olarak” devam ede -geliyor..
Dile kolay?
“Bizim Sakarya Gazetesi'ndeki” birlikteliğimiz, “haftanın pazarı hariç” hergüne taşınıyor..
Sakarya'da, hergün, ama hergün, “günlük makele kaleme alan, bir başka gözüpek gazeteci, yazar” var mıdır ki?
Varsa, selamlar olsun!
Olmaz mı, değil mi?
Bu topraklar, cömert!
Evet, “Bizim Sakarya sanal gazetesini, takip ediyor musunuz” bilmem?
“Bilmem” dememdeki kasıtım, “okuma alışkanlığını kaybetmiş bir toplumda, okuru aramaktır” elbette!?
Aslında, “gazete satış noktalarından, Bizim Sakarya Gazetesi'ni satın alıyor musunuz” diye, başlayacaktım ya, “sanal gazetemiz(www.bizimsakarya.com.tr)”, bir adım öne çıktı!
Bir kere Bizim Sakarya Gazetesi, genç ve emin ellerde..
Arkadaşlarımız, değişen teknolojik gelişmelere paralel olarak, değişen yasalar çerçevesinde,” gazetemizi, ele güne karşı, okura göre hazırlamaya, büyük özen” gösteriyorlar..
BİZ BENZERİZ, BİRBİRİMİZE?
“Haber hür, yorum kutsaldır” anlayışı içinde, hergün sizlere “merhaba” demenin, heyecanı da bir başka..
Eserler ortada, takdir okurundur..
Gazetecilik mesleğinin dibe vurduğu, günümüz şartlarında, gel de “tarafsız, objektif, doğru habercilik” yap?
Halktan yana taraf ol?
Sakarya'da, başta merkez ilçeleri olmak üzere, diğer ilçelerimizde, “şu bizim çilekeş meslekle ilgili söylenenleri de, sizlerle paylaşmakta” ne beis var ki?
Biri, “al birini, vur ötekine” diyor?
Bir diğer, “belediye gazeteciliği, bu kadar olur” diyor?
Bir başkası, “iktidarı eleştirsinler bakalım, ne oluyor” demekten kendini alamıyor?
Piyasadaki, algı, tepki bunlar.!.
Acaba, “bizi hangi kategoride değerlendiriyorlar” demeye, gerek var mı?
Zira, biz benzeriz, birbirimize?
Geçelim!
Önümüzde, yerel seçimler var..
Siyasi partilerde, derin bir hazırlık, gözden kaçmıyor..
Kış, kapıda ya?
Soğuk iliklerimize kadar işliyor, denizler kabarıyor, seller akıyor, yağmur-kar karışımı rüzgarlar, tepemizde!..
“Asgari ücrete talim edenlere, başını sokacak bir yeri olmayanlara, fakir, fukaraya”, Allah yardım etsin!
Tepemize, bir tek bombalar yağmıyor..
“Bunada şükür etmek, tüm bu olumsuzluklara sabır göstermek” gibi bir mecburiyetimiz var..
E, “kendim ettim, kendim buldum” meselesi!?
BİLEN VAR MI?
Ulusal bazda, ülkemezin büyük sorunları var!..
Maliye ve Ekonomiden sorumlu Bakan Mehmet Şimşek, “kapı, kapı dolaşıp, sıcak para, yani kredi” arıyor..
Ülkemizde, yıllardır ticaret yapan ulusal düzeydeki kurum ve kuruluşlar, ülkeden bir, bir kaçıyor?
Ne oluyor, ne öngörülüyor?
Niye ki?
Bilen var mı?
“Bavullarını hazırlayıp, pılını, pırtısını toplayan, şirketlerini yok pahasına satanların”, derdi ne, neden gidiyorlar?
Ufukta, “yani gelecekte, daha kötü günler mi”, bizi bekliyor?
Bu karara varanların, öngörüsü ne ki?
İnsan ister istemez, kuşkulanmadan, endişe etmeden geri duramıyor?
“Euro-Dolar girdabında, artışı durdurmak ise, sanki ötelenmiş “görülüyor!
Yani, bu durum, bu para birimi farkı, bu enflasyon, bu hayat pahalılığı, kimsenin umurunda değil sanki?
“Hani bu dolar yakanlar, Türk lirasına geçin diyenler, milli para” diye, avaz, avaz bağıranlar?
“Dondurmam kaymak” diyenler?
Neredesiniz looo!?
İKTİDAR PARTİSİNE RAĞBET?
Peki, “bütün bu gelişmelerin, yaşanmışlıkların üstüne, iktidar partisine rağbeti” nasıl açıklarsanız?
“Hala, gelecek, hala rant beklentisi” burada mı?
Baksanıza, sevgili meslektaşımız, gazeteci dostumuz, bir yani ile iş insanı, Sakarya Radyo, Televizyon ve İnternet Yayıncıları Derneği “RATED” Başkanı Remzi Adıyaman bile,” iktidar partisi saflarından, Arifiye Belediye Başkanlığı için aday, adayı olduğunu” açıklamadı mı?
Hayırlı olsun da?
İktidar partisinde, Ankara'nın yolunu tutanları da biliyoruz..
Yeni aday, adayı olacaklarla, heyecan ve cümbüşü bekleyiniz!
Bu işin öncesi kadar, sonrası da heyecanlı sahnelere, vesile olacak ya?
Beklemeye, değer mi?
Peki diğer partilerde, durum nedir?
CHP'de, bir hazırlık göze çarpıyor..
MHP, özellikle Hendek ve Taraklı'da,” bizde varız” diye mesaj gönderdi..
Ya diğer ilçeler?
BEKLEYİP, GÖRECEĞİZ?
Bakalım, önümüzdeki günler, bizlere neler gösterecek?
Bakalım, “iktidarın ve anamuhalefet partilerinin denklemini bozacak, halkın gönlünde yer edinen, büyük teveccüh gösterilen, kent yönetimini gerçekten gönül rahatlığı ile teslim edeceği, arka planda sessiz bekleyenleri, bu siyaset havuzuna itenler” olacak mı?
Öyle, “ben aday, adayı oldum”, demek, yetmiyor?
Önemli olan, halkın adayı olmak?
“Halk için yola çıkmak, halk için elini taşın altına koymak, medeni cesaretini göstermek ve beklenen değişimi sağlamak ve gerçek temsiliyet noktasında, siyasi parti sultalarını yıkmak”, kimlere nasip olacak?..
Böyleleri, var mı?
Bekleyip, göreceğiz!