Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin sunumunun ardından milletvekillerinin eleştiri ve sorularını yanıtladı.
Dışişleri Bakanlığının bütçesinin artırılması gerektiğini ve Bakanlığın talep ettiği bütçenin neredeyse tamamının verildiğini kaydeden Fidan, Bakanlıktaki diplomatlar ne kadar iyiyse kurumsal olarak kapasitenin o kadar geliştirilmeye muhtaç olduğuna işaret etti.
Fidan, belli noktalarda personel sayısının da az olduğunu belirterek, personel kalitesinden vazgeçmeden sayıyı nasıl artırabilecekleri üzerine çalıştıklarını dile getirdi.
Dünya çapında sahip olunan diplomatik ağ bakımından Türkiye'nin beşinci sırada yer aldığına dikkati çeken Fidan, bu ağın en verimli şekilde çalışması için üstün nitelikte diplomatlara ihtiyaç duyduklarını ifade etti.
Fidan, büyükelçi atamaları konusunda özellikle dışarıdan atamalara ilişkin, "Bunların ben makul bir oran içerisinde olduğunu düşünüyorum. Dünyadaki yüzdeye baktığınız zaman, diğer ülkelere baktığımız zaman aynı şekilde bu uygulamaların olduğunu da görüyoruz." dedi.
"Avrupa karar vermek zorunda"
Avrupa Birliği (AB) ile ilgili sorulara ilişkin Fidan, "Bizim Avrupa Birliği üyeliği talebimizde bir değişiklik yok ama bizim Avrupa Birliği üyesi yapılıp yapılmayacağımız meselesi teknik bir konu değil, kriterlere bağlı bir konu değil. Öncelikle onun altını çizelim, lütfen. Bu Avrupa Birliği'nin, yani çekirdek ülkelerinin stratejik olarak karar verecekleri bir konu." ifadelerini kullandı.
Fidan, bu konuları başta AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel olmak üzere AB yetkilileriyle yıllardır birebir tartıştığını kaydederek, "Avrupa şuna karar vermek zorunda: Türkiye ölçeğinde bir ülkeyle, Müslüman bir ülkeyle, ben yeni bir birlik kurmak istiyor muyum?" dedi.
Avrupa'nın uluslar üstü bir yapı kurmayı başarıp medeniyetler üstü bir yapı kurmakta başarılı olamadığını aktaran Fidan, son 15 yıldır dondurulmuş AB genişleme bakış açısının Rusya-Ukrayna savaşından sonra tekrar değişmeye başladığına işaret etti.
Fidan, AB'de stratejik düşünenlerin Türkiye ve başka ülkelerin de bulunmasının fayda getireceğine inandığını belirterek, kimlik politikasıyla bakanların, belli Avrupa demokrasileri ve parti politikalarından dolayı dış politikaya da yansımaların olduğunu dile getirdi.
Fransa'da 2008-2009'da, eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy seçilip yönetime gelene kadar AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin fena olmadığını kaydeden Fidan, AB'nin daha sonra kendi iç politikasının dayatmasından dolayı kimlik politikası tercih ettiğini ve bunun Türkiye ile alakalı olmadığını vurguladı.
Fidan, AB konusunu tartışırken diğer taraftan bazı pratik konuların olduğuna işaret ederek, Gümrük Birliği güncellenmesi ve vize sorunları konularında çok ciddi çalışmaları olduğunu dile getirdi. AA