Avrupa Birliği, trafik kazalarını azaltmak ve aynı zamanda da sürüş güvenliğini artırılması için dikkat çekici bir karar aldı. Yeni düzenlemenin 75 yaş ve üzerindeki sürücüleri doğrudan etkileyeceği belirtildi. Bu kurala göre, 75 yaşını geçmiş sürücüler, sağlık raporunu alsalar bile araç kullanma yetkisini kaybedecek. Bu durum, Avrupa genelinde milyonlarca insanı etkileyecek gibi görünmektedir.
75 YAŞ ÜSTÜ OLAN SÜRÜCÜLER İÇİN EHLİYET ENGELİ
Trafik kazalarının önüne geçmek adına alınan önlemler giderek katılaşıyor. Avrupa Birliği, yaşlı olan ehliyet sahiplerinin refleks ve dikkatlerindeki zayıflıkları sebebiyle kaza yapma risklerinin arttığına dikkat çekerek, 75 yaş üstü kişilerin direksiyon başına geçmesini yasaklama yoluna gidiyor. Bu kararın bazı kesimlerce desteklendiği görülürken çok sayıda yaşlı sürücüyü zor bir duruma sokacak gibi duruyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerinde her sene yaklaşık olarak 1. 2 milyon insanın trafik kazasında yaşamını yitirmiş görülüyor. Özellikle ileri yaş grubunda olan sürücüler, refleks azlığı ve görme kaybı şeklindeki sağlık sorunlarından dolayı daha fazla riski taşımaktadır. Avrupa Birliği, bu durumu değiştirebilmek adına sert tedbirleri uygulamaya alarak yaşlı sürücüleri trafikten uzaklaştırmayı hedeflemektedir.
TÜRKİYE’DEKİ DURUM NEDİR?
Türkiye’de mevcut uygulamalara göre, 70 yaşını geçen sürücüler her 5 senede bir sağlık raporu almakla yükümlü. 80 yaş üstü kişilerin ise yalnızca 2 yıl geçerli olan sağlık raporuyla araç kullanmalarına izin veriliyor. Avrupa’da uygulanması beklenen yeni düzenlemenin Türkiye’de de olup olmayacağı merakla beklenmektedir.
KARARA TEPKİLER VAR!
Avrupa Birliği tarafından hazırlanan bu düzenleme kamuoyunda bazı tepkilere yol açarken karara destek verenler trafikte can güvenliğinin en öncelikli mesele olduğunu savundular. Karara karşı olanlar da yaşlı bireylerin özgürlüklerinin kısıtlanacağı düşüncesinde. Özellikle günlük yapılacak olan işlerini kendi araçlarıyla yürüten yaşlılara yönelik bu uygulamanın büyük mağduriyetlere yol açacağı dile getiriliyor.
Türkiye’nin bu yönde benzer adımlar atıp atmayacağı ise önümüzdeki günlerde belli olacak.