Rusya Enerji Bakan Yardımcısı Pavel Sorokin, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamasında Türkiye’de uluslararası doğalgaz merkezi kurma girişiminin, ülkenin gelecek zamanda birçok farklı biçimde enerji sağlama merkezi olmasında güvenilir ortak rolünü olduğunu söyledi.
Rusya’nın Enerji Bakan Yardımcısı Sorokin, Anadolu Ajansı’nın (AA) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı himayesinde bu yıl ilk defa düzenlemiş olduğu “Ortak Gelecek, Ortak Hedefler” başlıklı panele katıldı ve burada kendisine yöneltilen sorularına yanıt verdi. Küresel enerji pazarının gelişimi hakkında konuşan Sorokin, “Son yıllarda enerji sektöründe ciddi siyasallaşma görüyoruz. Bu durum tüketicilere yüz milyarlarca dolara mal oldu. Aynı zamanda güney ülkeleri için de geçerlidir. Bu durum hayal kırıklığı yaratmaktadır çünkü dünya çapında birçok şirket daha yüksek fiyatları ödemek zorunda kalıyor.” dedi.
Pavel Sorokin, enerji işine herhangi bir siyasi müdahalenin büyük fiyat dalgalanmalarına yol açtığını savundu ve konuşmasında “Örneğin, geleneksel lojistik rotalarının kesintiye uğraması, enerjinin zorunlu olması anlamına geliyor. Daha uzağa gitmek, daha yüksek pazara erişim maliyetleri anlamına geliyor. Dolayısıyla söz konusu durum talihsiz bir gelişmedir. Küresel ekonomi bunu hak etmiyor” ifadelerine yer verdi.
“Küresel pazarda son derece rekabetçi enerjinin tedarikçisiyiz”
Rusya’nın küresel enerji sektöründeki konumuna ilişkin Sorokin şunları söyledi:
“Rusya olarak küresel pazarda rekabetçi enerji tedarikçisiyiz. Maliyet eğrisinin en düşük noktasındayız. Enerjimizi verimli kullanmak istemeyen ülkelerden gelen akışı daha fazla yönlendirmeye çalıştık. Birisi istemiyorsa, onu satın almaya zorlamayacağız. Asya, Orta Doğu, Afrika ve Amerika’daki daha pragmatik ülkelerle ve uzun vadeli ortaklarımızla çalışacağız.”
Dünya nüfusunun yüzde 85’inin bu çerçevede oldukça pragmatik” bir şekilde olduğunu belirten Sorokin, “Bizim rolümüz böyle devam edecek. Küresel pazarda ilk üç enerji tedarikçisinin arasındayız. Teknolojik yeteneklere sahibiz, kaynaklarımız var ve ortaklarımızla iyi ilişkilerimiz var; bu nedenle onları inşa edebiliriz. Rekabetçi fiyatlarla küresel pazara güç vermeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Türkiye denizcilik pazarında güvenilir bir yer edinmenin mümkün olduğunu gösteriyor”
Türkiye’nin ekonomik büyüme, artan nüfus ve büyüyen sanayisiyle dünyanın en büyük enerji tüketicilerinden birisi olduğunu ifade eden Sorokin, her geçen yıl daha çok enerjiye ihtiyaç duyan bir ülke için rekabetçi fiyatlara ve kaynak çeşitliliği durumuna sahip olmanın önemine değindi.
Sorokin, Türkiye’nin hem küresel hem de bölgesel enerji sektöründeki rolü hakkında şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, Avrupa ile Asya arasında köprü konumunda, çok uygun bir ulaşım güzergahına sahip, çok önemli bir coğrafi konuma sahip. Bu, birçok geleneksel enerji tedarik alanını birbirine bağlayan çok uygun bir yoldur. Türkiye, pragmatizm sayesinde taşımacılık pazarında güvenilir bir konuma geldi. Siyaset değil ekonomik akıl. TANAP’ın Türkiye genelinde büyüdüğünü gördük. Sadece Türkiye pazarına değil aynı zamanda Avrupa’ya da gaz kaynağı sağlayan TürkAkım ve BlueStream gaz boru hatlarının gelişmesini de Türkiye bu kaygıyı perçinleyerek ekonomisini bir kez daha ortaya koyarak büyük bir iş başardı. Başkanlarımız Putin ve Erdoğan’ın burada gaz merkezini geliştirme girişimi, Türkiye’nin gelecek zamanda birçok farklı biçimde enerji sağlama merkezi olma yolunda güvenilir ortak rolünü vurgulamış olan girişimlerden biridir. Bu sadece gaz şeklinde değil, bölgeleri birbirine bağlayan bir finans merkezi şeklinde de olacak. Türkiye’nin üzerindeki bu rolünün gelecek zamanda da büyüyerek devam edeceğine inanmaktayız. Bunu güvenli ve aynı zamanda güvenilir rota haline getirebilmek adına buradaki ortaklarımız ile tüm işletmelerle ve tüm hükümetlerle beraber çalışmaya hazırız.”
Enerji işbirliğinin diğer alanları hakkında da konuşan Sorokin, enerjide dönüşümün sadece bir slogandan ibaret olmaması gerektiğini ifade etti. Sorokin, geçişin iklim hedeflerine ulaşımını kolaylaştıracağını ve tüketiciler için tedbirleri ekonomik açıdan uygulanabilir hale getireceğini belirterek şunları ekledi:
“Bu kesinlikle işbirliğine ihtiyaç var. Ülkelerin bu konu üzerinde bölgesel çözümler üretebilmesi için bölgede daha fazla iş birliği yapması gerekmektedir. Burada yalnızca enilenebilir enerjiden bahsetmiyorum çünkü bu açık bir ortaklık. Yenilenebilir enerji potansiyelimizden en iyi şekilde yararlanmak için teknolojiyi paylaşabileceğimiz ve birlikte geliştirebileceğimiz yer. Sektörlerimizde enerji verimliliğinin artırılmasının yanı sıra karbon yakalama, kullanımı ve depolama şeklindeki teknolojilere erişim de önemli.
