Üye ailesi, kentteki üç katlı evlerinde şehit evlatlarından kalan hatıralarını yaşatmaya karar verdi. Evlerinin teras katında şehide özel bir oda hazırlayan Üye ailesi, apartmanlarının dış duvarına da ay-yıldız figürüyle şehit oğullarının adını ve soyadını yazdırdı.
Odaya yatağı, çocukluk fotoğrafları, kıyafetleri, askeri üniformaları, tıraş fırçası, diş fırçası ve çok sayıda eşyasını yerleştiren Üye ailesi, şehit evlatlarının hatıralarını özenle koruyor.
Odada öğrenciler tarafından yazılan mektuplar ve şehidin çocukluk fotoğrafları da bulunuyor.
"ÇOCUKLUĞUNDAN BERİ ASKER OLMAK İSTİYORDU"
Anne Fatma Üye, şehit oğlu için apartmanın çatı katına ayrı bir oda yaptıklarını söyledi.
Odada oğlunun küçük yaştan itibaren kendilerinde bulunan özel eşyaları olduğunu dile getiren Üye, "Şimdi çocuğumun arkadaşları bize ziyarete geldiği zaman sanki oğlumla oturmaya gelmişler gibi, oluşturduğumuz odada onunla dertleşiyorlar. Odada bekarlığında yattığı bazası bile var. Okullardan öğrenciler geliyor ziyarete, mektuplar gönderiyorlar" dedi.
Oğluyla şehit olmadan üç gün önce telefonda görüştüğünü anlatan Üye, şöyle konuştu:
"Pazar günü eşim, ben ve kızım kahvaltı yapıyoruz. Kızımın telefonu çaldı, oğlum aramış. Benim o gün hiç konuşasım gelmedi. İçime bir ateş düşmüştü. O gün konuşmayınca pazartesi sabahı tekrar aradı. 'Anne neden konuşmadın' dedi, 'İçim yanıyor nedense' dedim. 'Neredesin' diye sordum. 'Anne arkadaşlar karşımda voleybol oynuyorlar, ben onları izliyorum' dedi. Meğerse o gün görevdeymiş. Bana üzülmeyeyim diye söylemek istememiş. Çocukluğundan beri asker olmak istiyordu. Aşıktı askeriyeye. Üniversite okudu, sonra askere gitti. Babası hiç istemiyordu. Uzman çavuşluk sınavlarına girdi. Sınavı kazandı ve çok sevdiği mesleğe başladı. 4,5 yıl çalıştı."
Evladının konuşmalarında hep şehit olmayı dillendirdiğini belirten Fatma Üye, "Oğlum benim için sevgilim, aşkım, hayat arkadaşım, her şeyim oldu. Ona ait her şeyi çok seviyorum. Ben onunla var oldum. Bir ramazan ayında telefon açtığında 'oruç ağzınla dua et, oğlun şehit olsun' demişti. 'Annecim yapma, anneni acılara boğma, olacaksan gazi ol' değimde o da 'gazi olmak zor' dedi. Bunları konuştuktan iki ay sonra şehit oldu" diye konuştu.