TBMM Genel Kurulunda konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İlimiz Milletvekili Hakan Şeref Olgun adalet sistemini eleştirerek Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sorular yöneltti. “Sayın Bakan, maalesef yargının çöküşünü başarı hikâyesi gibi sunmaya çalışmaktadır” diyen Milletvekili Olgun, “Ne adliye koridorlarında hakkını arayan vatandaşlarımız, ne de bağımsız bir yargı arayışında olan hukukçuların artık bu masalları dinlemeye sabrı kalmamıştır” dedi.
CEZASIZLIK KÜLTÜRÜ SÜRÜYOR
“Ceza adaleti sistemine yönelik reformlar yapıldığı iddia edilse de, cezasızlık kültürü devam etmektedir” diyen Milletvekili Olgun, “Kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı ve nefret suçları gibi ciddi suçlarda etkin soruşturma ve kovuşturma süreçleri işletilmemekte, failler çoğu zaman cezasız kalmaktadır. Maalesef, yargı süreçlerindeki gecikmeler ve adalete erişimdeki engeller hala ciddi bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Sayın Bakan pembe tablo çiziyor"
SON SIRALARA DÜŞMEYE DEVAM
Milletvekili Olgun, “Sayın Bakan, yargı reformlarıyla övünürken, Türkiye, Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde son sıralara düşmeye devam etmektedir. Raporun 2024 yılı sonuçlarında, Türkiye’nin ne yazık ki hukukun üstünlüğü konusunda yıllardan beri hızlı bir şekilde düşüşte olduğu görülmektedir. Toplamda 0,42 puanı bulunan Türkiye, bu skorla 142 ülke arasında 117. sırada; Nijer, Angola ve Honduras’ın altında; Meksika, Gine ve Nijerya’nın üstünde kendisine yer edinebilmiştir”
BAĞIMSIZ KARAR VEREMİYORLAR
“Bu ülkenin yargıçları bağımsız karar veremiyor” diyen Olgun, “Çünkü biliyorlar ki, bağımsız bir kararın bedeli ya sürgün, ya da kariyerlerinin sona ermesidir. Yargı sisteminin bu hale gelmesinin sorumlusu, Adalet Bakanlığı ve bugüne kadar görev yapmış bakanlardır. Bu çürümüş yapıyı, adaletin yeniden tesis edilmesi adına bir an önce değiştirmeliyiz. Yeni bir yargı inşa etme zamanı gelmiştir. Hukukun üstünlüğünü, liyakati ve bağımsızlığı esas alan bir yargı sistemi kurmalıyız”
“2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği, Türk yargı sisteminde dönüm noktalarından biri olmuştur. Ancak bu dönüm noktası, hukukun üstünlüğüne hizmet etmek yerine, yargının siyasallaşmasının kapısını sonuna kadar açmıştır”
“HSK üyelerinin önemli bir kısmı, iktidarın etkisi altındaki mekanizmalar tarafından atanır hale gelmiştir. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun, adaletin teminatı olması gerekirken, iktidarın bir sopası haline geldiği açıktır”
“Tek adam rejimi olarak eleştirdiğimiz ve Cumhurbaşkanına tanınan büyük yetkilerle, totaliter rejim haline dönüşen yönetim ile ülkemizin hukukun üstünlüğü puanı 0,46’dan 0,42’ye düşmüştür”
“Adalet Bakanlığı'nın temel görevi, adalet sisteminin etkin işlemesini sağlamak, suçluların hukuka uygun şekilde yargılanmasını temin etmek ve mağdurların haklarını koruyacak bir yapıyı tesis etmektir. Ancak bu görevlerin yerine getirilmediği ortadadır”
“2024 yılının ilk on bir ayında toplam 375 kadın cinayeti ve 233 şüpheli ölüm olmak üzere, 608 toplam ölüm kayıtlara geçmiştir. Allah aşkına başarı bunun neresinde anlatın da anlayalım”
“Adaletin siyasallaşması sadece bireyleri değil, toplumu bir bütün olarak zehirlemektedir. Haksız yere cezaevinde yatan masumlar, serbest bırakılan suçlular. Bu sistemde kimse kendini güvende hissetmemektedir”