AFYON-KÜTAHYA
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Kocatepe'de... 1874 metre yükseklikte... "Aşağısı... Düşman işgalindeki Afyon ovası."
Yunan ordusunda 50 uçak var... Bizde sadece 10.
Düşman 4 bin 36 kamyona sahip... Biz 198.
Top sayısı... Onlarda 418... Bizde 323.
Otomobil... Ambulans... Karşı tarafta bin 176... Bizim tarafta 33.
Dikenli tel örgüler... Barikatlar... Engeller... Hepsi önümüzde, "Aşılmaz" denilen duvar.
Ama... Mehmet Akif'in dediği gibi... İstiklal Marşı'mızın sözleri gibi:
"Garb'ın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar,
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var."
Saat 04.30... Mustafa Kemal Paşa, "Ateş" diyor... "Hücum" emrini veriyor.
Mehmetçik... "İstiklal Marşı'nın" gereğini yerine getiriyor:
"Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım,
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım."
Kocatepe'deyiz... Kurtuluş Savaşı destanının yazıldığı yerdeyiz.
***
Tarihin dönüm noktası
Kocatepe'de... Başkomutanın savaşı yönettiği siperdeyiz...
Atatürk Anıtı'nın üzerinde... Afyon mermerine kazınmış bir yazı... Başlığı: 26 Ağustos 1922... Okuyalım:
"25 Ağustos 1922 günü akşamı,
Başkomutan Mareşal Mustafa Kemal, Kalecik Sivrisi Dağı arka sırtlarından şu anda bulunduğumuz noktaya geldi. Taşlarla örülmüş siperlere yerleşti. 26 Ağustos 1922, tan yeri ağarırken hazırlıklar tamamlandı. Gördüğünüz tepeler aydınlanırken bütün cephelerde Büyük Taarruz başladı.
Büyük Taarruz; Türk tarihinde bir dönüm noktası ve Türk milletinin ebediyen hür, bağımsız yaşama azminin muhteşem bir sembolüdür.
Eşsiz kahraman Atatürk,
Vatan sana minnettardır."
Başkomutanı... Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı... Büyük Atatürk'ü... 26 Ağustos'un yıldönümünde saygıyla, minnetle, dualarla anıyoruz.
***
Çiğiltepe
Büyük Taarruz, bütün şiddetiyle sürüyor... 27 Ağustos saat 10.30... Başkomutan Mustafa Kemal Paşa... 57'nci Tümen Komutanı Albay Reşat'ı arıyor... Sahra telefonuyla:
- Reşat Bey... Taarruzun mutlak zaferle sonuçlanabilmesi için Çiğiltepe'nin alınması zaruridir.
Trablusgarp... Balkanlar... Birinci Dünya Harbi'nde savaşan... Mustafa Kemal Paşa'nın yakından tanıdığı Albay yanıt veriyor:
- Alacağız Komutanım.
- Reşat Bey... Hedefinizde ne zaman muvaffak olursunuz?
- Yarım saat sonra Komutanım.
Saat 10.45... Mustafa Kemal Paşa... Albayı tekrar arıyor:
- Düşmanın hâlâ direndiğini görüyorum... O tepe çok önemli.
- Alacağız komutanım.
Saat 11.15...
Başkomutan arıyor...
Telefonu bir subay açıyor.
Mustafa Kemal Paşa:
- Albay Reşat Bey'i veriniz.
- Komutanım... Albayım size verdiği sözü tutamadığı...
Çiğiltepe'yi yarım saatte alamadığı için... Bir not bıraktı ve tabancasını şakağına dayayıp, hayatına son verdi...
Mustafa Kemal Paşa'nın gözleri yaşarıyor.
Albay Reşat'ın intiharı, askeri coşturuyor... Düşman, Mehmetçiğin süngüsü önünde duramıyor... 15 dakika sonra Çiğiltepe alınıyor.
***
Peri
Şair... Faruk Nafiz Çamlıbel, doğru söylemiş: "Kazanmak istersen sen de zaferi,
Gürleyen sesinle doldur gökleri,
Zafer denilen kahraman peri,
Susandan kaçar da koşana gider."
Elbette... Zafer... Arkasına bakmadan kaçan... İngiliz, Fransız, İtalyan destekli Yunan'ın değil... İzmir'e kadar kovalayan Mehmetçiğin olacaktı.
***
Zafer Yolu
Bu akşam, "Yürüyüş" var. "Zafer Yolu" yürüyüşü... 19 kilometre.
Yurdun dört bir yanından gelenler...
Mustafa Kemal Paşa'nın, savaşın son hazırlıklarını, harekât planlarını yaptığı Şuhut'taki evden...
Kocatepe'ye... Yürüyecekler.
Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek ile Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, "her şeyi" düşündüler...
Yorulanlar için... "Araçlar" hazır...
Ambulans... Doktor... Hemşire.
Sabaha karşı... Zafer Yolu yürüyüşüne katılanlara, "ikram" var.
İkram... 26 Ağustos gecesi, "Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın... Ve Mehmetçiğin" karavanası:
"Kuru fasulye, bulgur pilavı, üzüm hoşafı ile ekmek."
***
Bu destan bitmez
Kurtuluş Savaşı... Bir kahramanlık destanı. Halide Edip Adıvar'ın söylemiyle... "Türk'ün ateşle imtihanı."
Öyle bir destan ki... Aylarca anlatılsa bitmez.
Örneğin... Bir, "Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı" var ki... Öyle anlamlı bir anıt ki... Anlatımı ciltlere sığmaz.
Bu destanları yazmaya devam edeceğiz.
***
Tek cümle
Albay Reşat Bey'in cebinden... Mustafa Kemal Paşa'ya iletilmek üzere... Küçük bir kâğıt parçası çıkar... Tek cümle yazılıdır:
"Muvaffakiyetsizlik, beni hayatımdan bizar etti."
Şehit Albay Reşat Bey... Sandıklı Mezarlığı'na defnediliyor.
Mustafa Kemal Paşa... Aileye, "Çiğiltepe" soyadını bizzat veriyor.
Kahramanın naaşı daha sonra Ankara Devlet Mezarlığı'na naklediliyor.
Şimdi... Ankara'da... Ebedi uykusunda.
***
Vatanseverliğin sembolü
Çiğiltepe Şehitliği'nin girişinde bronz bir büst... Albay Reşat Bey'in büstü.
Büstün kaidesindeki yazı:
"Vatanseverliğin sembolü... 57. Tümen Komutanı... Albay Reşat Çiğiltepe... 1879-1922."
Bir taşın üzerine, Albay Reşat'ın, "İntihar nedeni" kazınmış:
"Çiğiltepe'yi, Başkomutana söz verdiği sürede alamadığı için."
Şehitlik kalabalık... Ziyaretçi dolu... Taşa kazınmış yazıyı okuyorlar, gözyaşlarını tutamıyorlar.
Kahraman komutanı saygıyla, minnetle, rahmetle anıyoruz.
***
Evlatlarıyla yatıyor
Rakım 1591 metre olan şehitlikte... Albay Reşat Bey ile koyun koyuna, "Evlatları" da yatıyor.
Onun askerleri... Şehitler... Mehmetçikler.
Sarıkamış... Hakkıoğlu Sait... 24 yaşında.
Sivas... Hasanoğlu Hüsnü... 23.
Silopi... Hasanoğlu Bekir... 22.
Urfa... Alioğlu Abuzer... 22.
Yozgat... Mehmetoğlu Yusuf... 19.
Maraş... Recepoğlu Osman... 21.
Musul... Hacıoğlu Hamit... 19.
Gaziantepli aile... Şehitliği ziyarete gelmişler...
Anne... Üzerinde, "Gaziantep... Ahmetoğlu Ömer... 23" yazılı mezar taşını görünce... Bayılıveriyor.