21 B ile ilgili gelişmeler...

Abone Ol

Geçtiğimiz hafta bir yazı yazmış ve Burcu Başkana açık bir teklifte bulunmuştum.

Özellikle Garnizon Millet Bahçesinin yapımı ile ilgili olarak kamuoyunda dolaşan pek çok spekülasyonun giderilmesi için Ankara’dan müfettiş istemesinin en doğru yol olacağını söylemiştim.

Şu an için memnuniyetle söyleyebilirim ki, Burcu Başkan bu yazıya duyarsız kalmadı ve gereğini yapıyor.

Konu hakkında uyarılması gereken en önemli kişiyi uyardığımıza göre, vazifemizi yapmış sayılırız.

Ayrıca kamuoyunda aylardır oluşmuş olan kanaatlerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığını daha iyi anlayabilmek için önümüzdeki günlerde fırsat bulursak bahsedilen o yerlere giderek gözlerimizle bazı hususları göreceğiz.

Belediye Başkanımız Burcu Köksal’a duyarlılığı için teşekkür ediyorum.

*

*

*

*

*

*

*

KENDİ İLİNİ KAZANAMAYAN... 

AK Partide seçim öncesi durum aynen devam etmekte.

Aslında...

Hüseyin Sezen’in İl Başkanlığından sonra nedense bir türlü olması gerektiği gibi olamadı AK Parti.

Alınması gereken hayati kararlar alınamadı, sonuçları da böyle yansıdı.

Hüseyin Uluçay İl Başkanlığında başarılı olacağının sinyallerini veriyordu ilk sıralarda.

Sonra...

İşleri ve para kazanma dürtüsü ağır bastı ve önemli bir süre İl Başkanlığı görevine olması gerektiği kadar vakit ayıramadı.

Kendisine ulaşamayanlar en küçük konularda bile Milletvekillerini aradılar.

Milletvekilleri de bu durumdan şikayetçi olmadılar.

Belki hoşlarına bile gitmiş olabilir.

Sonra...

Belediye Başkanlığı seçimlerinde etraftan, ‘Senden daha iyisi yok Başkanım’ sözleri-gaza getirmeler içindeki ateşe tutuşturmuş olabilir.

Ben yokum kesinlikle’ derken, birden kendini aday olarak sahada gördü.

Kendi seçimine odaklandığı için haliyle İlçeler ve Beldeler ile pek fazla ilgilenemedi o süreçte.

Milletvekilimiz Ali Özkaya tek kale maçı oynadı.

Sonuçta...

Vuruşa vuruşa gelinen sonuç ortada.

 

Ali Özkaya Dinarlı...

Kendi ilçesini kaybetti.

 

İbrahim Yurdunuseven Merkezden...

Merkezi kaybetti.

 

Hasan Arslan Sandıklılı...

Zar zor kazanabildi adayı. Eğer Mustafa Çöl daha önceden MHP’ye gelseydi ve aday olmak isteseydi, MHP’de kabul etseydi, sonucun ne olacağı malum.

Yani...

Sandıklı’da kıl payı kazanabilmiş olmaları, üstün bir zafer değil.

Gelelim Şuhut’a...

Bakanımız Veysel Eroğlu’nun memleketi.

Yeğeni İbrahim Eroğlu aday oldu AK Partiden.

Kazanamadı.

Hüseyin Uluçay’da Şuhutlu.

O’nun etkisi, gücü, sevgisi bile kazandıramadı AK Partiye.

Bolvadin...

Yıllardır AK Partinin en yüksek oyları aldığı kalesiydi.

Fatih Kayacan gibi güçlü bir siyasetçi bile etkili olamadı, yetmedi AK Parti’ye kazandırmaya o güç.

AK Parti’nin pek çok yöneticisi Bolvadinli.

Hiç birisinin etkisi olmadı orada AK Partiyi kazandırmaya.

İscehisar...

AK Parti’nin yıllardır önemli kalelerinden.

Ahmet Şahin DP’den, Mehmet Özhaseki’nin bir tek sözüyle, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Bize katılsın’ demesiyle geçti AK Partiye.

Başka Veysel Eroğlu Bakanımız olmak üzere Afyon Milletvekillerimiz o andan itibaren düşman kesildiler Ahmet Şahin’e.

Ne yapmıştı Ahmet Şahin’de düşman olmuştu AK Parti İscehisar Teşkilatı ve  AK Partili Milletvekillerimiz?

AK Partiye geçerken Milletvekillerinin onayını almadan geçtiği için düşman olmuşlardı hepsi.

Zaten AK Partili idi Ahmet Şahin.

İki defa aday adayı olmuştu AK Parti’den.

Onlar aday göstermeyince Demokrat Partiden aday oldu ve her türlü güce rağmen kazanmıştı.

Bu defa DP’li Belediye Başkanını seçti diye adeta tüm İscehisar’ı cezalandırmıştı Milletvekillerimiz.

Seçim meydanlarında verdiği sözleri yerine getirmesini isteyen İscehisar’lılara diyecek sözü kalmamıştı Ahmet Şahin’in.

Sonra...

Mehmet Özhaseki’nin, Cumhurbaşkanımızın davetini geri çevirmeyerek geçmişti AK Partiye Ahmet Şahin.

Olmadık hakaretlere, tehditlere uğradı o dönemde Ahmet Şahin.

Hiçbirisinden yılmadı.

Hiç bir dönem görülmeyen hizmetleri birer birer getirmeyi başardı İscehisar’a.

Hem de...

Bazılarına rağmen...

Sonuçta AK Parti İscehisar İlçe Teşkilatı o kadar direndi ki...

Milletvekillerinin desteği ile tabi ki...

Kılıfına uyduruldu, Genel Merkezde yanıltıldı ve Ahmet Şahin aday gösterilmedi.

O ise yan çizmedi.

‘Benim yakama rozeti Cumhurbaşkanım Recep Tayyip Erdoğan taktı, onu çıkartıp başka partiye gidip, AK Partinin karşısına aday olmam’ dedi.

Hiç bir partinin kapısını çalmadı.

Hatta bazı partiler O’na, ‘Gel bizden aday ol. Bir lirada harcatmayacağız’ dediler.

O hiçbirisini kabul etmedi.

Düşünün bir kere...

Eğer Ahmet Şahin, AK Parti’nin karşısına başka bir partiden çıksa idi...

AK Parti İscehisar’da kazanabilir miydi?

Tek tek hepsini saymaya gerek yok.

İlçelerde de, Beldelerde de durum böyle AK Parti açısından.

Oyları yerlerde sürünmüyor ama...

Zafer kazanabilmişte değiller, eski seçimlere göre.

Neden?

Tek nedeni yok bunun.

Pek çok nedeni var.

Ama en önemlilerinden birisi, ‘Ben bilirim en iyi adayı ben tespit ederim’ şeklindeki o üsten bakan tavırlar AK Partiyi Afyonda bu hale getirdi.

Neden bu kadar geriye gidip ayrıntılı yazdım?

AK Partide alınan bu sonuçlara rağmen halen daha bir silkinip kendine gelmişlik yok gibi görünüyor.

Cumhurbaşkanımız ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan yanıltılıyor bence.

Nereden mi çıkarttım şimdi bunu?

Genel Merkezde seçim sonrasında nerede hata yaptık diye bir rapor hazırlandı.

Hazırlayanlar kim?

Adayları tespit edenler...

Hiç o kişiler Cumhurbaşkanımıza raporlarında şunu diyebilirler mi...

-          Sayın Cumhurbaşkanımız

-          Biz adaylar olarak yanlış isimleri sizin önünüze getirdik.

-          Biz hatalıyız.

Diyemezler elbette böyle bir şeyi.

Çünkü o adayları seçenler – o noktaya getirenler onlar.

*

Afyon kaybedildi.

İl Başkanına fatura kesildi haliyle.

Doğal...

Kimse Hüseyin Menteş’in bir kaç ay geçici Başkan olarak orada bulunduğuna bakmadan fatura kesildi.

Tek fatura O’na kesilmemeliydi.

O’nun günahı o kadar büyük değil ki...

Asıl vebalde olanlar başka.

Onlar halen daha seyrediyorlar. Hiç bir veballeri yokmuş gibi davranmaya devam ediyorlar.

Diyorlar ki...

Enflasyon ve Emekliler bizi bu hale getirdi...

-          Yanlış adaylar koyduk diyemiyorlar.

-          Aday yapamadıklarımızı biz küstürdük diyemiyorlar.

-          Tüm aday adayları ile çocuk ile oynar gibi oynadık diyemiyorlar.

-          Cumhur İttifakı bileşenlerimizin yereldeki temsilcilerine tepeden baktık diyemiyorlar.

-          Vuruşa vuruşa kazanırız sandık, o nedenle öyle söyledik diyemiyorlar.

-          Ceketimizi aday göstertsek bu halk onu seçer sandık, yanıldık diyemiyorlar.

-          Halkı adam yerine koymadık, ondan kaybettik diyemiyorlar.

-          Seçildiğinde bir dediğimizi iki yapmayacak kişilerin aday olmasını istedik, kendimize yakın kişiler olsun istedik, ondan kaybettik diyemiyorlar.

Diyemiyorlar, diyemiyorlar...

*

Yazdık daha önce...

Merkez İlçe Başkanı da, kaybedilen İlçelerin Başkanları da, Gençlik ve Kadın Kolları Başkanları da anında alınmalıydı.

İl Başkanı alındı.

Yerine atanacak olan kişiyi kim belirledi?

Cumhurbaşkanımız belirledi ama...

O sadece kendisine giden raporlara baktı, sonuçta oraya çağrılanlardan birisine karar kıldı.

O belirleme sürecindeki koordinatör Milletvekili kimdi?

Nevşehir Milletvekili.

Düşünün bir kere...

O Milletvekili kendi İlinin Belediye Başkanlığını kaybetmiş.

Afyona geliyor ve Afyonun İl Başkanının belirlenmesinde kilit rol oynuyor.

Bu arada hatırlatalım...

İYİ Parti Türkiye’de tek bir il Belediyesini kazandı.

Orası da Nevşehir.

AK Parti Afyon kötü gidişata dur demeyi İl Başkanlığına atanan Turgay Şahin ile düşündüğüne göre, zil takıp oynamalı başta CHP’liler.

Neden mi?

AK Partinin oy potansiyeli bilindiği gibi kırsaldadır.

Turgay Şahin acaba bu güne kadar Afyon’da kaç köye gidip, patates tarlasına girmiş ve çiftçimiz ile sohbet etmiş, sırtını sıvazlamıştır?

Afyon’da hangi köy kahvesine gidip bağdaş kurup oturmuştur?

Afyon’da diye soruyorum ama, memleketi olan Çorum’da da girip bir köy kahvesinde sohbet ettiğini, tarlada dolaştığını düşünmüyorum Turgay Şahin Başkanın.

Dün dediği ile bugün dediği birbiriyle çelişen bir İl Başkanı AK Partiye Afyon’da ne kazandıracak, görüp bakacağız.

*

*

*

*

*

SENİ GİDİ NAZİRECİ SENİ... 

Turgay Şahin’den bahsetmişken...

Afyon Sağlık Bilimleri Üniversitesinin açılış ve temel atma töreni nedeniyle düzenlenen programda bende vardım.

Protokol konuşmaları bitti ve protokol üyeleri buton basmaya davet edildiler.

Vali, Milletvekilleri, Belediye Başkan Yardımcısı, AKÜ Rektörü o davet ile kalktılar yerlerinden ve buton basmak için hazırlanan masaya gittiler.

Törene hiç bir Siyasi Partimizin İl Başkanı davetli değildi.

AK Parti Afyon İl Başkanlığına atanmış olan Çorumlu Turgay Şahin’de o anonsu duyar duymaz hızlıca oraya gitti.

Tam önümdeki sırada Başsavcımız Fatih Karabacak vardı.

Kalkmadı yerinden.

Bir süre geçtikten sonra bir görevli geldi yanına ve kendisini de buton basma masasına davet etti.

Gitmek istemedi.

Kalabalık orası, Valimiz-Milletvekillerimiz orada zaten’ şeklinde bazı sözler söyledi o görevliye.

Israrın devam etmesi üzerine de kalktı yerinden ve oraya doğru gitti.

Protokol sıralamasında Başsavcının yeri bellidir.

Vali, Milletvekilleri, Garnizon Komutanı, Belediye Başkanı...

Belediye Başkanından hemen sonra, Üniversite Rektörlerinin üstündedir.

Baro Başkanı ise Rektörlerden sonra gelir.

Fatih Bey o ağırbaşlılığı ile bir kez daha yüceldi gönlümde.

Baro Başkanımız Turgay Beyin davranışını ise yadırgadım bir kez daha...

Bir kez daha diyorum çünkü o törende tam beş kez tavırlarını kendisine yakıştıramadım.

Bırakın şimdi artık bir partinin İl Başkanlığına atanmış olmasını, Baro Başkanı olarak bile benim tanıdığım Turgay Beye hiç yakışmadı o hareketler.

Beş defa bir törende benim dikkatimi çeken, yadırganan tavır ve davranışları var ise...

AK Partililere Allah sabır ihsan eylesin demek gerek.

Neyse dönelim tekrar konumuza...

O anonsla hızlıca hareket ederek koşar adım buton masasına yöneldi ya Turgay Bey...

Orada zaten masa dar.

Vali, Rektör, dört Milletvekili...

Kendisi yanda kaldı.

Müftü Bey dua ederken AK Partili İbrahim Yurdunuseven ile Hasan Arslan’ın arkasında durdu.

Dua bitti kendisine bir yer açmak için öne yöneldi.

Milletvekilimiz Hasan Arslan arkadan gelen artçı sarsıntı ile yan taraftaki İYİ Parti Milletvekilimiz Hakan Şeref Olgun’un üstüne yıkılmak üzere sendelemişken, toparladı kendisini.

Hoopp hemşerim ne yapıyorsun?’ diyecek gibi oldu ama baktı ki hemşerisi değil o ortayı yararak kaynak yapmaya çalışan.

Çorumlu Turgay Şahin.

Baktı şöyle ne yapıyorsun arkadaş dercesine ama, Turgay Bey halen anlamamış ayağına yatarak yarma hareketine devam ediyor.

Hakan Şeref Olgun’un üzerine giderek O’nu daha öteye itelemiş olmanın verdiği mahcubiyetle Hakan Şeref Olgun’a vücut diliyle ‘gel abi sen geç buraya, ben senin yerine geçerim. Yapacak bir şey yok bu benim şimdi İl Başkanlığına atanmış olan şahıs, ne diyebilirim?’ dercesine hareket etti ama Hakan Şeref Olgun’da dur sen kıpırdama aslan hemşerim dercesine baktı yüzüne ve Çorumlu Turgay Şahin’i tuttuğu gibi kolundan kendi soluna doğru çekti bir hamlede.

Hakan Şeref Olgun daha sonra eliyle bazı hareketler yaparak Turgay Şahin’e bir şeyler söyledi ama, uzaktaydık pek anlayamadık o an neler dediğini.

Olan ayniyle vaki budur...

Sonra ne oldu da şimdi bu konuya değindiğime gelince...

AK Parti İl Başkanlığına atanmış olan, aynı zamanda da Baro Başkanımız olan Avukat Turgay Şahin geçtiğimiz hafta Ankara’daydı.

AK Parti Grup Toplantısına katıldılar.

Orada Afyon’dan giden hemşerilerimiz bir slogan patlatmışlar;

-          Dik dur eğilme,

-          Afyon burada

-          Kale gibi arkanda.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olgun siyasetçi.

Bozmamış orada bu sloganı attıranı.

Ama içinden şunları demiştir diye tahmin ediyorum.

-          Nasıl kale gibi arkamdasınız?

-          %51 ile Afyonu kaybettiniz.

-          Ali Bey sen İlçeni, İbrahim sen Merkezi, Veysel Hoca da ilçesini kaybetti.

-          Kazandığınız ilçelerde kıl payı...

-          Nasıl kale gibi arkamdasınız bi anlatın bakayım.

O toplantı anında ve sonrasında bir kaç kare fotoğraf çekilmiş vekillerimiz, İl Başkanlığına atanan çiçeği burnunda Turgay Şahin ile.

O pozlar gayet anlamlı...

Çok acı verici...

Halen daha zarf ile uğraşıyor demek ki bazı Vekillerimiz.

AK Parti’den etkin ve yetkin birisi de çıkıp demiyor ki, ‘Halen zarf ile uğraşıyorsunuz. Bırakın zarfı mazrufa bakın.’

Bu konuda bir not daha...

AK Parti Milletvekilimiz Ali Özkaya daha sonra Afyon heyeti ile bir araya geldiğinde partililerine şöyle söylemiş;

İl Başkanımız günlerdir yönetim kurulu listesi için çalışıyor. Tamamlandığında hep beraber coşkulu, yüksek heyecanlı günlere beraberce kavuşacağız.’

Milletvekilimiz Ali Özkaya acaba kendi söylediği bu söze inanıyor mu?

İnanıyorsa, ne diyelim vardır bir bildiği...

Vuruşa vuruşa değildir inşAllah bu defa o coşkulu, yüksek heyecanlı günlere ulaşma stratejileri...

Bu arada demek ki...

Mevcut Yönetim Kurulundaki isimler ile coşkulu, yüksek heyecanlı günlere kavuşma imkanları yok.

O sözlerden çıkan anlamlardan birisi de bu.

Görülen o ki...

HAK YOL ağırlıklı bir Yönetim Kurulu listesi çıkacak.

Turgay Şahin’e de bir tavsiye...

Bakın değerli Baro Başkanımız.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan fırsat buldukça halkın içine giriyor. Onlarla sohbet ediyor. Kah taksi durağında, kah bir öğrenci evinde.

O öyle yaparken sizin de halkın içinde olmanız gerekli.

Öyle gözlerinizi güneşten korumak için artistik güneş koruyucu takılmış gözlüklerle de değil.

Bırakın pantolonunuzun ütüsü bağdaş kurunca bozulsun.

Korkmayın.

Ütülenir, yenisini alırsınız. Para bol nasılsa.

Halkın arasında gönülden olmalısınız, Vekillerin arasında poz vermekle olmaz bu işler.

İşte o fotoğraflar...

*

*

*

Günün Sözü

Kral çıplak